PMYO ÖĞRENCİ ADAYLARININ GENEL OLARAK POLİSLİK MESLEĞİNE ALIMINDA ELEME VE MÜLAKAT SÜRECİ

PMYO ÖĞRENCİ ADAYLARININ GENEL OLARAK POLİSLİK MESLEĞİNE ALIMINDA ELEME VE MÜLAKAT SÜRECİ

Ülkemizin polis ihtiyacını karşılamak, polis olmak isteyenleri belirli eğitimlerden geçirerek polislik mesleğine hazır hale getirmek adına merkezler kurulmuştur. Ülkemizde bulunan bu merkezler: POMEM, PMYO, PAEM adlandırılır. Bu merkezler hakkında kısa bir bilgi edinirsek:

  • Polis Meslek Eğitim Merkezleri (POMEM) (Polis yetiştirir ve 6 ay eğitim verilir.)
  • Polis Meslek Yüksekokulları (PMYO) (Polis yetiştirir ve 2 yıl eğitim verilir.)
  • Polis Amirleri Eğitim Merkezi (PAEM) (Komiser yetiştirir ve 11 ay eğitim verilir.)

1)         PMYO ÖĞRENCİ ADAYLARININ MESLEĞE ALIM SÜRECİ

PMYO öğrenci adaylarının Polis Meslek Yüksekokullarına alımını düzenleyen Polis Akademisi Başkanlığı Polis Meslek Yüksekokullarına Giriş Yönetmeliği aşağıdaki gibidir.

Görüldüğü üzere PAEM’e öğrenci adaylığı için aranan şartlar yukarıdaki mevzuatta açıklanmıştır.

  1. Sınav Komisyonlarının Oluşturulması
  2. Ön Sağlık Kontrolü
  3. Fiziki Yeterlilik Sınavı
  4. Mülakat Sınavı
  5. A) ÖN SAĞLIK KONTOLÜ

Bu süreçte önce sınav komisyonları oluşturulduktan sonra ön sağlık şartları aşamasına geçilir. Öğrenci adayları ön sağlık kontrolünden geçirilir. Bu kontrol Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliği hükümlerine göre yapılır.

Ön sağlık kontrolü sonrasında adaylar hakkında “Polis Meslek Yüksekokulları Öğrenci Adayı Olur” veya “Polis Meslek Yüksekokulları Öğrenci Adayı Olamaz” şeklinde karar verilir. Hakkında “Öğrenci Adayı Olamaz” şeklinde karar verilen adaylar, fiziki yeterlilik ve mülakat sınavı aşamalarına geçemezler. Bu karara karşı ayrıca İdare Mahkemesinde dava açmak mümkündür. Bu aşamada başarılı olan adaylar fiziki yeterlilik sınavı aşamasına geçmeye hak kazanır.

  1. B) FİZİKİ YETERLİLİK SINAVI

Ön sağlık kontrolünü geçen adaylar fiziki yeterlilik sınavına alınırlar. Fiziki yeterlilik sınavı; Polis Akademisince belirlenecek kriterler çerçevesinde yapılır. Erkek ve kadın adayların sınavları farklı kriterlere göre değerlendirilir. Başarılı olmak için yüz tam puan üzerinden en az altmış puan almak gereklidir.

  1. C) MÜLAKAT SINAVI

Polis Meslek Yüksekokulları (PMYO) öğrenci adayları fiziki yeterlilik sınavını başarıyla geçerek mülakat sınavına girmeye hak kazanır. Genel sıralamaya oransal olarak en fazla etki eden aşama bu aşamadır.

Yönetmeliğe göre mülakat komisyonunda, adayların hal ve hareketlerinin psikolojik açıdan değerlendirmesini yapmak üzere psikolog veya rehberlik ve psikolojik danışmanlık bölümü mezunu bir üye görevlendirilmeli ve bu değerlendirme mülakat komisyonu ile paylaşılmalıdır.

Yine yönetmeliğe göre “Adaylara, Soru Hazırlama Komisyonunca hazırlanıp Soru Denetleme Komisyonunca uygun görülen soruların yazılı olduğu bir kart çektirilir. Konu hakkında düşünmesi ve sunum yapması için süre verilir. Konu ile ilgili komisyonca adaya sorular sorulabilir.”

Değerlendirmede adayın;

  1. a) Konu hakkında bilgi düzeyi,
  2. b) Kendisinden istenileni kavrama,
  3. c) Özgüveni,

ç) İfade etme yeteneği,

  1. d) Beden dilini kullanma becerisi,

olmak üzere beş ayrı kritere göre ve her bir kriter yirmi puan olmak üzere toplam yüz tam puan üzerinden yapılır. Adayın mülakat sınavından başarılı olabilmesi için yüz puan üzerinden en az yetmiş puan alması gerekir.”

Görüleceği üzere bir adayın mülakat aşamasını da başarı ile geçebilmesi için yüz tam puan üzerinden en az 70 puan alması gerekmektedir. Aksi takdirde aday başarısız sayılır ve bu aşamada elenmiş olur.

2) SINAV SONUCUNUN BELİRLENMESİ, GENEL PUANIN TESPİTİ VE İLANI

Ön sağlık kontrolünden geçen, fiziksel yeterlilik sınavından en az 60 puan alan ve son olarak mülakat sınavından en az 70 puan alan Polis Meslek Yüksekokulları (PMYO) öğrenci adayları tüm aşamalardan başarıyla geçmiş sayılır ve başarı sıralamasının belirlenmesi açısından genel puanı hesaplanır.

Yönetmeliğe göre Adayların başarı sıralamasına esas PMYO giriş puanı; adayın KPSS puanının % 25’i, fiziki yeterlilik sınavı puanının % 25’i ve mülakat sınavı puanının % 50’sinin toplamıdır. Başarı sıralaması puanında eşitlik olması halinde sırasıyla; KPSS’den alınan puan, mülakat puanı, fiziki yeterlilik puanının yüksekliği esas alınır. Bunlarda da eşitlik olması halinde yaşı küçük olan aday tercih edilir.

Görüldüğü üzere genel başarı sıralamasını etkilen en önemli unsur %50 oranla mülakat sınavı puanıdır. Sınav sonuçları Polis Akademisi Başkanlığınca ilan edilir. Asil, yedek ve başarısız olmak üzere ayrı ayrı sınav sonuç listesi düzenlenir. Buna göre sınav sonucu “başarısız” olarak ilan edilen adayların asil veya yedek sıralamasına giremeyip fiziksel yeterlilik sınavından 60 puanın altında veya mülakat sınavından 70 puanın altında aldığı anlaşılır.

3) MÜLAKAT SONUÇLARINA İTİRAZ SÜRECİ

Anayasa MADDE 125- İdarenin her türlü eylem ve işlemlerine karşı yargı yolu açıktır.

Bu hüküm ile ifade edilmek istenen etkili bir yargısal denetimin sağlanmasıdır. Bu nedenle Polis Amirleri Eğitim Merkezleri (PAEM) öğrenci adaylarının bu sınavlarda başarısız sayılma işleminin de tüm idari işlemlerin yargısal denetiminde olduğu gibi yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden yargısal denetiminin yapılabilmesi gerekmektedir.

4) MÜLAKAT SINAVI SONUCUNDAN DOLAYI İLİŞİĞİ KESİLEN ADAYIN MÜLAKAT SINAV SONUCUNA İTİRAZ ETMESİ İÇİN GÖREVLİ MAHKEME NERESİDİR?

Polis Meslek Yüksekokulları (PMYO) öğrenci adaylarının mülakat sonucunun elverişli olmamasına karşılık adaylar 2577 sayılı ve 20/1/1982 Resmî Gazete tarihli İdari Yargılama Usulü Kanununa göre idare mahkemesine yürütme durdurma istemli iptal davası açmalıdır.

5) MÜLAKAT SINAVI SONUCUNDAN DOLAYI İLİŞİĞİ KESİLEN ADAYIN MÜLAKAT SINAV SONUCUNA İTİRAZ ETMESİ İÇİN YETKİLİ MAHKEME NERESİDİR?

Polis Amirleri Eğitimi Merkezi (PAEM), Polis Meslek Eğitim Merkezleri (POMEM) ve Polis Meslek Yüksekokulları (PMYO) öğrenci adaylarının mülakat sonucunun elverişli olmamasına karşılık adayların açacağı dava 2577 sayılı ve 20/1/1982 Resmî Gazete tarihli İdari Yargılama Usulü Kanununun 32. maddesinin birinci fıkrasına göre “İdari Davalarda Genel Yetki başlığı altında” şu şekilde belirtilmektedir:

Madde 32 – 1. Göreve ilişkin hükümler saklı kalmak şartıyla bu Kanunda veya özel kanunlarda yetkili idare mahkemesinin gösterilmemiş olması halinde, yetkili idare mahkemesi, dava konusu olan idari işlemi veya idari sözleşmeyi yapan idari merciin bulunduğu yerdeki idare mahkemesidir.

Buna göre mevcut idari merciin olacağı yer ezcümle PAEM, PMYO ve POMEM kurumlarının bulunduğu şehirdeki idare mahkemesi, mülakat sınavının sonucu nedeniyle ilişiği kesilen adayın açacağı davada yetkili mahkemedir.

6) DAVA AÇMA SÜRESİ NEDİR?

Polis Meslek Yüksekokulları (PMYO) öğrenci adaylarının ön sağlık kontrolünü ve fiziki yeterlilik sınavını geçmesi sonrası girdiği mülakat sınavının sonucuna itiraz etme yolu açıktır. Böyle bir itirazda bulunmak isteyen kişi 2577 sayılı ve 20/1/1982 Resmî Gazete tarihli İdari Yargılama Usulü Kanununa göre 60 gün içinde, İdare Mahkemesine, yürütme durdurma istemli iptal davası açmalıdır. Bu süre hak düşürücü süredir. Geçirilmesi durumunda dava açma hakkı son bulur.

 

7) YÜRÜTMENİN DURDURULMASI ŞARTLARI NELERDİR?

İdari yargılamada yürütmenin durdurulmasına karar verilebilmesi için şu şartların gerçekleşmiş olması gerekir:

  • İdari işlemin uygulanması halinde telafisi güç veya imkânsız zararlar doğmalıdır.
  • İdari işlemin açıkça hukuka aykırı olması gerekir.
  • Yürütmeyi durdurma kararı verilmesinin davacı tarafından istenmesi gerekir.
  • Davalı idarenin savunmasının alınması gerekir veya savunma süresinin geçmesi gerekir. Ancak uygulanmakla etkisi tükenecek olan idari işlemler hakkında yürütmeyi durdurma kararı idarenin savunması alınmadan verilebilir. Ancak kamu görevlileri hakkında tesis edilen arama, naklen atama, görev ve unvan değişikliği, geçici veya sürekli görevlendirmelere ilişkin idari işlemler, uygulanmakla etkisi tükenecek olan idari işlemlerden sayılmaz.
  • Yürütmenin durdurulması kararı teminat karşılığında verilir. Ancak durumun gereklerine göre teminat aranmayadabilir.
  • Olağanüstü hallerde, kanunla yürütmenin durdurulması kararı verilmesi sınırlanabilir (AY m.125/6.)
  • Yukarıda sayılan şartların gerçekleşmesi halinde yürütmeyi durdurma kararı verip vermemek mahkemenin takdirindedir. Yürütmeyi durdurma kararı verilebilmesi için gereken koşullar sağlansa bile mahkeme yürütmeyi durdurma kararı vermek zorunda değildir. Yürütmeyi durdurma kararı gerekçeli olarak verilmektedir. Gerekçede ise idari işlemin hangi gerekçelerle hukuka aykırı olduğu veya olmadığı ve işlemin uygulanması halinde doğacak telafisi güç veya imkânsız zararların neler olduğunun belirtilmesi zorunludur.

8) MÜLAKAT SINAVI SONUCUNA İTİRAZ DAVASI AÇILMASINA İLİŞKİN EMSAL KARARLAR

Danıştay 12. Daire Başkanlığı         2018/2239 E.  ,  2021/1582 K.

Polis Meslek Yüksekokulundan mezun olan davacı tarafından; Polis memuru rütbesine aday memur olarak atanması amacıyla 28.05.2018 tarihinde yapılan sözlü sınavın, sözlü sınavda başarısız sayılmasına ilişkin işlemin, sözlü sınav ve başarısız sayılma işleminin dayanağı olan 03.06.2015 tarihli ve 29375 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Emniyet Genel Müdürlüğü Kadrolarına Polis Memuru ve Komiser Yardımcısı Rütbelerine Aday Memur Olarak Atanacaklara Uygulanacak Sınav Yönetmeliği’nin 5. Maddesinin iptali istenilmektedir.

Emniyet Genel Müdürlüğü Kadrolarına Polis Memuru ve Komiser Yardımcısı Rütbelerine Aday Memur Olarak Atanacaklara Uygulanacak Sınav Yönetmeliği uyarınca sözlü sınava tabi tutulduğu ve sınavda soruları bilmesine rağmen başarısız sayıldığı, Yönetmeliğin dayanağı olan Kanunda “sınavda başarılı olma” şeklinde bir düzenleme öngörülmüşken, dava konusu Yönetmelikte sınav şekli olarak sözlü sınavın belirlenmesinin hukuka aykırı olduğu, sözlü sınavın objektif kriterlere dayanmasının ve dolayısıyla etkin bir yargısal denetimin yapılmasının mümkün olmadığı, Yönetmelikte sözlü sınavın ne şekilde yapılacağına ilişkin net bir düzenleme bulunmadığı, adaylara soru kartı çektirilerek soru sorulması gerektiği, ancak komisyondaki üyelerin akıllarına gelen soruları sordukları, sınavın kayıt altına alınmaması ve verilen cevapların tutanağa geçirilmemesi nedeniyle sınavın değerlendirilmesinde objektif kriterlerin bulunmadığı belirtilerek, 28.05.2018 tarihinde yapılan sözlü sınavın, davacının sözlü sınavda başarısız sayılmasına ilişkin işlemin ve öğrenim süresini başarıyla tamamlayan öğrencilerin Emniyet Genel Müdürlüğü kadrolarına polis memuru veya komiser yardımcısı olarak atanmalarından önce sınava tabi tutulmalarını düzenleyen Emniyet Genel Müdürlüğü Kadrolarına Polis Memuru ve Komiser Yardımcısı Rütbelerine Aday Memur Olarak Atanacaklara Uygulanacak Sınav Yönetmeliği’nin 5. maddesinin iptali istenilmektedir.

İçişleri Bakanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından; Dava konusu düzenlemelerin, dayanağı 3201 sayılı Kanun’un Ek 1. maddesine uygun olarak yapıldığı, sınavların, her okulda ayrı ayrı komisyonlar kurularak sözlü sınav komisyon üyeleri tarafından objektif bir şekilde Yönetmelikte belirlenen kriterler doğrultusunda yapıldığı, dava konusu Yönetmeliğin ve bu Yönetmelikte belirlenen usul ve esaslara uygun olarak gerçekleştirilen sınav işlemlerinin hukuka uygun olduğu savunulmuştur.

3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu’nun 6638 sayılı Kanun’un 23. maddesiyle eklenen Ek 1. maddesine dayanılarak hazırlanan Emniyet Genel Müdürlüğü Kadrolarına Polis Memuru ve Komiser Yardımcısı Rütbelerine Aday Memur Olarak Atanacaklara Uygulanacak Sınav Yönetmeliği uyarınca, Polis Meslek Yüksek Okulundan mezun olacak adayların sözlü sınava tabi tutulduğu, davacının, sözlü sınav sonucunda başarısız sayılması üzerine söz konusu sözlü sınavın ve davacının sözlü sınavda başarısız sayılmasına ilişkin işlemin iptali ile anılan Yönetmeliğin 5. maddesinin iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmıştır.

Dava konusu Emniyet Genel Müdürlüğü Kadrolarına Polis Memuru ve Komiser Yardımcısı Rütbelerine Aday Memur Olarak Atanacaklara Uygulanacak Sınav Yönetmeliği’nin 5. maddesinin incelenmesi:

Anayasa’nın 2. maddesinde belirtilen hukuk devleti, eylem ve işlemleri hukuka uygun, insan haklarına dayanan, bu hak ve özgürlükleri koruyup güçlendiren, her alanda adil bir hukuk düzeni kurup bunu geliştirerek sürdüren, Anayasa’ya aykırı durum ve tutumlardan kaçınan, hukukun üstün kurallarıyla kendini bağlı sayan, yargı denetimine açık olan devlettir.

Hukuk devleti ilkesinin vazgeçilmez unsurlarından birisi kanunların hukuk güvenliğini sağlaması, bu doğrultuda geleceğe yönelik, öngörülebilir kurallar içermesi gerekliliğidir. Bu nedenle, hukuk devletinde güven ve istikrarın korunabilmesi için kural olarak kanunlar, yürürlüğe girdikleri tarihten sonraki olaylara uygulanırlar. Kanunların geriye yürümezliği ilkesi uyarınca, kanunlar kamu yararı ve kamu düzeninin gereği, kazanılmış hakların korunması, mali haklarda iyileştirme gibi kimi ayrıksı durumlar dışında ilke olarak yürürlük tarihlerinden sonraki olay, işlem ve eylemlere uygulanmak üzere çıkarılırlar. Yürürlüğe giren kanunların geçmişe ve kesin nitelik kazanmış hukuksal durumlara etkili olmaması hukukun genel ilkelerindendir. Hukuk devleti ilkesinin temel gereklerinden biri de hiç kuşkusuz kazanılmış haklara saygı gösterilmesidir. Kazanılmış haklara saygı, hukuk güvenliği ilkesinin bir sonucu olup hukukun genel ilkelerinden birini oluşturmaktadır. Kazanılmış hak, özel hukuk ve kamu hukuku alanlarında genel olarak, bir hak sağlamaya elverişli nesnel yasa kurallarının bireylere uygulanması ile onlar için doğan öznel hakkın korunmasıdır. Kazanılmış bir haktan söz edilebilmesi için bu hakkın, yeni kanundan önce yürürlükte olan kurallara göre bütün sonuçlarıyla fiilen elde edilmiş olması gerekir. Kazanılmış hak, kişinin bulunduğu statüden doğan, kendisi yönünden kesinleşmiş ve kişisel niteliğe dönüşmüş haktır. Kural olarak kişisel hak haline dönüşmemiş, belli koşulların gerçekleşmesine bağlı olarak ileride elde edilmesi olası beklenen haklar, kazanılmış hak olarak korunmaz. Meşru beklenti; makul bir şekilde ortaya konmuş icra edilebilir bir iddianın doğurduğu, ulusal mevzuatta belirli bir kanun hükmüne veya başarılı olma şansının yüksek olduğunu gösteren yerleşik ve istikrarlı bir yargı içtihadına dayanan yeterli somutluğa sahip nitelikteki bir beklentidir. Ayrıca Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM); özünde “varlık” olarak kabul görebilecek bir şahsi menfaatin, ulusal mahkemelerin yerleşmiş içtihadı gibi yalnızca ulusal hukukta yeterli bir temeli olması hâlinde mümkün olabileceği görüşündedir.

Anayasa Mahkemesi’nin 19.12.2013 tarihli ve B:2013/817 sayılı Mehmet Akdoğan ve Diğerleri başvurusuna ilişkin kararında, “Ölçülülük ilkesi; ‘elverişlilik’, ‘gereklilik’ ve ‘orantılılık’ olmak üzere üç alt ilkeden oluşmaktadır. ‘Elverişlilik’, öngörülen müdahalenin, ulaşılmak istenen amacı gerçekleştirmeye elverişli olmasını; ‘gereklilik’, ulaşılmak istenen amaç bakımından müdahalenin zorunlu olmasını yani aynı amaca daha hafif bir müdahale ile ulaşılmasının mümkün olmamasını, ‘orantılılık’ ise bireyin hakkına yapılan müdahale ile ulaşılmak istenen amaç arasında makul bir dengenin gözetilmesi gerekliliğini ifade etmektedir.” denilmektedir.

Dava dosyasının incelemesinden, 3201 sayılı Emniyet Teşkilat Kanunu’nun 6638 sayılı Kanun’un 23. maddesiyle eklenen Ek 1. maddesinin üçüncü fıkrasına dayanılarak hazırlanan 03.06.2015 tarihli ve 29375 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe konulan Emniyet Genel Müdürlüğü Kadrolarına Polis Memuru ve Komiser Yardımcısı Rütbelerine Aday Memur Olarak Atanacaklara Uygulanacak Sınav Yönetmeliği uyarınca Polis Meslek Yüksek Okulu mezunları için (PMYO) 28-29 Mayıs 2018 tarihlerinde eğitim sonu sınavı yapıldığı, sözlü sınava katılan davacının, aday polis memuru olarak atanabilmek için sözlü sınavdan alınması gereken asgari 70 puanı alamadığından başarısız sayılması üzerine, sözlü sınavda başarısız sayılmasına işlem ile bu işlemin dayanağı olan 03.06.2015 tarihli ve 29375 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Emniyet Genel Müdürlüğü Kadrolarına Polis Memuru ve Komiser Yardımcısı Rütbelerine Aday Memur Olarak Atanacaklara Uygulanacak Sınav Yönetmeliği’nin 5. maddesinin iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmıştır. Dava konusu olayda; iptali istenen yönetmeliğin dayanağı olan 3201 sayılı Emniyet Teşkilat Kanunu’nun 6638 sayılı Kanun’un 23. maddesiyle eklenen Ek 1. maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan “…öğrenimine devam edenler dahil…” ibaresinin Anayasaya aykırı olduğu iddiasıyla açılan davada, Anayasa Mahkemesinin 04.05.2017 tarihli, E:2015/41, K:2017/98 sayılı kararıyla; öğrencilerin memuriyet hakkını kazanılmış bir hak olarak elde etmedikleri, zira bunların henüz memuriyete atanmadıkları ve memuriyetin bunlar yönünden bütün sonuçlarıyla fiilen elde edilmiş kişisel bir hakka dönüşmediği, kanun koyucunun, Anayasa’da öngörülen kurallar çerçevesinde diğer alanlarda olduğu gibi kamu görevine giriş koşullarıyla ilgili olarak da kamu yararı amacıyla bazı değişiklikler yapabileceği, bu değişikliklerin kişilerin beklentilerini etkileyebileceği, kişilerin meşru beklentileri aleyhine bir düzenleme yapılması söz konusu olmadığından kuralın kişilerin çalışma hürriyeti ve haklarına yönelik hukuki güvenliklerini ihlal eden bir yönü bulunmadığı ve anılan düzenleme emniyet hizmetlerinin daha iyi işlemesi amacıyla yapıldığından Anayasaya aykırı olmadığı gerekçesiyle iptal talebinin reddine karar verildiği görülmektedir.

Diğer taraftan hukuk devleti ilkesinin gereklerinden biri olan hukuk güvenliği ilkesi; hukuk normlarının öngörülebilir olmasını, bireylerin tüm eylem ve işlemlerinde devlete güven duyabilmesini, devletin de yasal düzenlemelerinde bu güven duygusunu zedeleyici yöntemlerden kaçınmasını gerekli kılar. Kanunlara güvenerek hayatını yönlendiren, hukuki iş ve işlemlere girişen bireyin bu kanunların uygulanmasına devam edileceği yolunda oluşan beklentisinin mümkün olduğunca korunması hukuki güvenlik ilkesinin gereğidir. Ancak güvenin korunması, mevcut bir hukuki durumun dokunulmazlığı anlamında da değerlendirilmemelidir. Hukuki güvenliğin mevcut bir hukuki durum için dokunulmazlık şeklinde algılanması, dinamik toplum yapısının kurallarla statik, durağan hâle getirilmesi sonucunu doğurur ki bu da toplumun çağın gerisinde kalmasına neden olabilir. Bu nedenle kanun koyucu, Anayasa’da öngörülen kurallar çerçevesinde diğer alanlarda olduğu gibi kamu görevine giriş koşullarıyla ilgili olarak da kamu yararı amacıyla bazı değişiklikler yapabilir ve bu değişiklikler kişilerin beklentilerini etkileyebilir.

Bir beklentinin hukuken koruma görebilmesinin ön koşullarından biri beklentinin haklı (meşru) beklenti seviyesine ulaşmasıdır. Haklı beklenti, bireyin kendisine güvenerek hareket ettiği lehine olan bir kanunda öngörülemez bir değişiklik yapılması ve bu öngörülemez değişikliğin herkes yönünden objektif olarak beklenebilecek bir beklentiyi sonuçsuz bırakması şartlarının birlikte gerçekleşmesi durumunda gündeme gelmektedir. Ancak bir beklentinin hukuken korunabilmesi için anılan koşulların gerçekleşmesi yeterli olmayıp bu beklentinin korunmasına engel teşkil eden bir kamu yararının da bulunmaması gerekmektedir. Bu yönüyle anayasa yargısında kişi yararıyla kamu yararının karşı karşıya geldiği durumlarda ancak önemli bir kamu yararının bulunmadığı durumlarda haklı beklentinin korunması kabul edilebilir. Aksi takdirde kanun koyucunun kamu yararını gerçekleştirmek üzere değişen koşullara göre yeni politikalar belirlemesi imkânı önemli ölçüde zedelenebilir.

Yukarıda açıklanan ölçülülük ilkesinde belirtilen orantılılık uyarınca bu koşulun adayların yeterliliklerini tespit etmek amacıyla düzenlendiği, kamu hizmetinin etkin ve verimli bir şekilde işleyebilmesini sağlamak üzere kamu görevine alınacak kişilerin yeterliliklerini tespit etmek amacıyla sınav aracına başvurulmasının anılan amaca ulaşılması yönünden uygun bir araç olduğu görülmektedir. İdarelerin kendilerine tanınan düzenleme yetkisini Anayasa ve kanunlarla belirlenen sınırlar içinde kullanması gerektiği açıktır. Yasa koyucu tarafından düzenlenen Kanun metninde açık bir şekilde, eğitimlerini başarıyla tamamlayan adayların Polis Akademisi Başkanlığınca yapılacak sınavda başarılı olmaları gerektiği hüküm altına alınmış, İçişleri Bakanlığınca hazırlanan Yönetmeliğin dava konusu 5. maddesinde ise bu hüküm doğrultusunda düzenleme yapılmıştır. Söz konusu düzenlemede; polis eğitim kurumları ve Emniyet Genel Müdürlüğü adına yükseköğretim kurumlarında öğrenim gören öğrencilerden, öğrenim süresini başarıyla tamamlayanların Emniyet Genel Müdürlüğü kadrolarına polis memuru veya komiser yardımcısı olarak atanmalarından önce sınava tabi tutulacağının idare tarafından üst hukuk normlarına uygun olarak hazırlanan yönetmelik hükmüyle belirlendiği ve idarenin üst hukuk normları sınırları içerisinde kaldığı anlaşılmaktadır.

Yukarıda belirtilenler ışığında, dava konusu Emniyet Genel Müdürlüğü Kadrolarına Polis Memuru ve Komiser Yardımcısı Rütbelerine Aday Memur Olarak Atanacaklara Uygulanacak Sınav Yönetmeliği’nin sınava katılacak adaylara ilişkin düzenlenen 5. maddesinde hukuka aykırılık bulunmamaktadır. Sözlü sınavın ve davacının sözlü sınavda başarısız sayılmasına ilişkin işlemin iptali isteminin incelenmesi:

Sözlü sınavda başarısız sayılma işleminin, diğer tüm idari işlemlerin yargısal denetiminde olduğu gibi yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden yargısal denetiminin yapılması esastır. İdari işlemin yetki, şekil gibi salt usule ilişkin unsurları ile sınırlı olarak yapılacak bir yargısal denetim, hukuk devleti ilkesinin sağladığı güvenceyi temin etmeyecektir. Bu itibarla, davacının girdiği sözlü sınav öncesinde, sınav komisyonunca sınavda sorulacak soruların önceden hazırlanması ve tutanağa bağlanması, her adaya sorulan soruların kayda geçirilmesi ve sorulan sorulara adayların verdiği yanıtlara hangi komisyon üyesince, hangi notun takdir edildiğinin tutanakta ayrı ayrı gösterilmesi, böylece sözlü sınavın nesnel olarak yapılması ve yargısal denetimin tüm unsurlarıyla gerçekleştirilmesi sağlanmalıdır. Nitekim, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun 18.11.2013 tarihli ve E:2010/2194, K:2013/4094 sayılı kararı da bu yöndedir.

Davalı idarenin savunması ekinde gönderilen, davacının sözlü sınavda başarısız sayılmasına ilişkin işlemin dayanağı olan sözlü sınav komisyonu başkanı ve üyelerince verilmiş puanlara ilişkin tutanak ve sınav sonuçlarına ilişkin tüm bilgi ve belgelerin incelenmesinden sözlü sınavın nesnel olarak yapıldığı ve yargısal denetim için aranan bütün koşulları sağladığı anlaşılmaktadır. Sonuç olarak, dava konusu Yönetmelik hükümlerine uygun olarak yapılan sözlü sınavda ve davacının sözlü sınavda başarısız sayılmasına ilişkin işlemde hukuka aykırılık bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle; davanın reddine oybirliğiyle karar verilmiştir.

 

PAEM ÖĞRENCİ ADAYLARININ GENEL OLARAK POLİSLİK MESLEĞİNE ALIMINDA ELEME VE MÜLAKAT SÜRECİ

PAEM ÖĞRENCİ ADAYLARININ GENEL OLARAK POLİSLİK MESLEĞİNE ALIMINDA ELEME VE MÜLAKAT SÜRECİ

PAEM ÖĞRENCİ ADAYLARININ GENEL OLARAK POLİSLİK MESLEĞİNE ALIMINDA ELEME VE MÜLAKAT SÜRECİ

Ülkemizin polis ihtiyacını karşılamak, polis olmak isteyenleri belirli eğitimlerden geçirerek polislik mesleğine hazır hale getirmek adına merkezler kurulmuştur. Ülkemizde bulunan bu merkezler: POMEM, PMYO, PAEM adlandırılır. Bu merkezler hakkında kısa bir bilgi edinirsek:

  • Polis Meslek Eğitim Merkezleri (POMEM) (Polis yetiştirir ve 6 ay eğitim verilir.)
  • Polis Meslek Yüksekokulları (PMYO) (Polis yetiştirir ve 2 yıl eğitim verilir.)
  • Polis Amirleri Eğitim Merkezi (PAEM) (Komiser yetiştirir ve 11 ay eğitim verilir.)

1)         PAEM ÖĞRENCİ ADAYLARININ MESLEĞE ALIM SÜRECİ

PAEM öğrenci adaylarının Polis Amirleri Eğitim Merkezleri’ne alımını düzenleyen Polis Akademisi Başkanlığı Polis Amirleri Eğitim Merkezleri’ne Giriş Yönetmeliği aşağıdaki gibidir.

Görüldüğü üzere PAEM’e öğrenci adaylığı için aranan şartlar yukarıdaki mevzuatta açıklanmıştır.

  1. Sınav Komisyonlarının Oluşturulması
  2. Ön Sağlık Kontrolü
  3. Fiziki Yeterlilik Sınavı
  4. Mülakat Sınavı
  5. A) ÖN SAĞLIK KONTOLÜ

Bu süreçte önce sınav komisyonları oluşturulduktan sonra ön sağlık şartları aşamasına geçilir. Öğrenci adayları ön sağlık kontrolünden geçirilir. Bu kontrol Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliği hükümlerine göre yapılır.

Ön sağlık kontrolü sonrasında adaylar hakkında “Polis Meslek Eğitim Merkezi Öğrenci Adayı Olur” veya “Polis Amirleri Eğitim Merkezi Öğrenci Adayı Olamaz” şeklinde karar verilir. Hakkında “Öğrenci Adayı Olamaz” şeklinde karar verilen adaylar, fiziki yeterlilik ve mülakat sınavı aşamalarına geçemezler. Bu karara karşı ayrıca İdare Mahkemesinde dava açmak mümkündür. Bu aşamada başarılı olan adaylar fiziki yeterlilik sınavı aşamasına geçmeye hak kazanır.

  1. B) FİZİKİ YETERLİLİK SINAVI

Ön sağlık kontrolünü geçen adaylar fiziki yeterlilik sınavına alınırlar. Fiziki yeterlilik sınavı; Polis Akademisince belirlenecek kriterler çerçevesinde yapılır. Erkek ve kadın adayların sınavları farklı kriterlere göre değerlendirilir. Başarılı olmak için yüz tam puan üzerinden en az altmış puan almak gereklidir.

  1. C) MÜLAKAT SINAVI

Polis Amirleri Eğitim Merkezleri (PAEM) öğrenci adayları fiziki yeterlilik sınavını başarıyla geçerek mülakat sınavına girmeye hak kazanır. Genel sıralamaya oransal olarak en fazla etki eden aşama bu aşamadır.

Yönetmeliğe göre mülakat komisyonunda, adayların hal ve hareketlerinin psikolojik açıdan değerlendirmesini yapmak üzere psikolog veya rehberlik ve psikolojik danışmanlık bölümü mezunu bir üye görevlendirilmeli ve bu değerlendirme mülakat komisyonu ile paylaşılmalıdır.

Yine yönetmeliğe göre “Adaylara, Soru Hazırlama Komisyonunca hazırlanıp Soru Denetleme Komisyonunca uygun görülen soruların yazılı olduğu bir kart çektirilir. Konu hakkında düşünmesi ve sunum yapması için süre verilir. Konu ile ilgili komisyonca adaya sorular sorulabilir.”

Değerlendirmede adayın;

  1. a) Konu hakkında bilgi düzeyi,
  2. b) Kendisinden istenileni kavrama,
  3. c) Özgüveni,

ç) İfade etme yeteneği,

  1. d) Beden dilini kullanma becerisi,

olmak üzere beş ayrı kritere göre ve her bir kriter yirmi puan olmak üzere toplam yüz tam puan üzerinden yapılır. Adayın mülakat sınavından başarılı olabilmesi için yüz puan üzerinden en az yetmiş puan alması gerekir.”

Görüleceği üzere bir adayın mülakat aşamasını da başarı ile geçebilmesi için yüz tam puan üzerinden en az 70 puan alması gerekmektedir. Aksi takdirde aday başarısız sayılır ve bu aşamada elenmiş olur.

2) SINAV SONUCUNUN BELİRLENMESİ, GENEL PUANIN TESPİTİ VE İLANI

Ön sağlık kontrolünden geçen, fiziksel yeterlilik sınavından en az 60 puan alan ve son olarak mülakat sınavından en az 70 puan alan Polis Amirleri Eğitim Merkezleri (PAEM) öğrenci adayları tüm aşamalardan başarıyla geçmiş sayılır ve başarı sıralamasının belirlenmesi açısından genel puanı hesaplanır.

Yönetmeliğe göre Adayların başarı sıralamasına esas PAEM giriş puanı; adayın KPSS puanının % 25’i, fiziki yeterlilik sınavı puanının % 25’i ve mülakat sınavı puanının % 50’sinin toplamıdır. Başarı sıralaması puanında eşitlik olması halinde sırasıyla; KPSS’den alınan puan, mülakat puanı, fiziki yeterlilik puanının yüksekliği esas alınır. Bunlarda da eşitlik olması halinde yaşı küçük olan aday tercih edilir.

Görüldüğü üzere genel başarı sıralamasını etkilen en önemli unsur %50 oranla mülakat sınavı puanıdır. Sınav sonuçları Polis Akademisi Başkanlığınca ilan edilir. Asil, yedek ve başarısız olmak üzere ayrı ayrı sınav sonuç listesi düzenlenir. Buna göre sınav sonucu “başarısız” olarak ilan edilen adayların asil veya yedek sıralamasına giremeyip fiziksel yeterlilik sınavından 60 puanın altında veya mülakat sınavından 70 puanın altında aldığı anlaşılır.

3) MÜLAKAT SONUÇLARINA İTİRAZ SÜRECİ

Anayasa MADDE 125- İdarenin her türlü eylem ve işlemlerine karşı yargı yolu açıktır.

Bu hüküm ile ifade edilmek istenen etkili bir yargısal denetimin sağlanmasıdır. Bu nedenle Polis Amirleri Eğitim Merkezleri (PAEM) öğrenci adaylarının bu sınavlarda başarısız sayılma işleminin de tüm idari işlemlerin yargısal denetiminde olduğu gibi yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden yargısal denetiminin yapılabilmesi gerekmektedir.

4) MÜLAKAT SINAVI SONUCUNDAN DOLAYI İLİŞİĞİ KESİLEN ADAYIN MÜLAKAT SINAV SONUCUNA İTİRAZ ETMESİ İÇİN GÖREVLİ MAHKEME NERESİDİR?

Polis Amirleri Eğitim Merkezleri (PAEM) öğrenci adaylarının mülakat sonucunun elverişli olmamasına karşılık adaylar 2577 sayılı ve 20/1/1982 Resmî Gazete tarihli İdari Yargılama Usulü Kanununa göre idare mahkemesine yürütme durdurma istemli iptal davası açmalıdır.

5) MÜLAKAT SINAVI SONUCUNDAN DOLAYI İLİŞİĞİ KESİLEN ADAYIN MÜLAKAT SINAV SONUCUNA İTİRAZ ETMESİ İÇİN YETKİLİ MAHKEME NERESİDİR?

Polis Amirleri Eğitimi Merkezi (PAEM), Polis Meslek Eğitim Merkezleri (POMEM) ve Polis Meslek Yüksekokulları (PMYO) öğrenci adaylarının mülakat sonucunun elverişli olmamasına karşılık adayların açacağı dava 2577 sayılı ve 20/1/1982 Resmî Gazete tarihli İdari Yargılama Usulü Kanununun 32. maddesinin birinci fıkrasına göre “İdari Davalarda Genel Yetki başlığı altında” şu şekilde belirtilmektedir:

Madde 32 – 1. Göreve ilişkin hükümler saklı kalmak şartıyla bu Kanunda veya özel kanunlarda yetkili idare mahkemesinin gösterilmemiş olması halinde, yetkili idare mahkemesi, dava konusu olan idari işlemi veya idari sözleşmeyi yapan idari merciin bulunduğu yerdeki idare mahkemesidir.

Buna göre mevcut idari merciin olacağı yer ezcümle PAEM, PMYO ve POMEM kurumlarının bulunduğu şehirdeki idare mahkemesi, mülakat sınavının sonucu nedeniyle ilişiği kesilen adayın açacağı davada yetkili mahkemedir.

6) DAVA AÇMA SÜRESİ NEDİR?

Polis Amirleri Eğitim Merkezleri (PAEM) öğrenci adaylarının ön sağlık kontrolünü ve fiziki yeterlilik sınavını geçmesi sonrası girdiği mülakat sınavının sonucuna itiraz etme yolu açıktır. Böyle bir itirazda bulunmak isteyen kişi 2577 sayılı ve 20/1/1982 Resmî Gazete tarihli İdari Yargılama Usulü Kanununa göre 60 gün içinde, İdare Mahkemesine, yürütme durdurma istemli iptal davası açmalıdır. Bu süre hak düşürücü süredir. Geçirilmesi durumunda dava açma hakkı son bulur.

 

7) YÜRÜTMENİN DURDURULMASI ŞARTLARI NELERDİR?

İdari yargılamada yürütmenin durdurulmasına karar verilebilmesi için şu şartların gerçekleşmiş olması gerekir:

  • İdari işlemin uygulanması halinde telafisi güç veya imkânsız zararlar doğmalıdır.
  • İdari işlemin açıkça hukuka aykırı olması gerekir.
  • Yürütmeyi durdurma kararı verilmesinin davacı tarafından istenmesi gerekir.
  • Davalı idarenin savunmasının alınması gerekir veya savunma süresinin geçmesi gerekir. Ancak uygulanmakla etkisi tükenecek olan idari işlemler hakkında yürütmeyi durdurma kararı idarenin savunması alınmadan verilebilir. Ancak kamu görevlileri hakkında tesis edilen arama, naklen atama, görev ve unvan değişikliği, geçici veya sürekli görevlendirmelere ilişkin idari işlemler, uygulanmakla etkisi tükenecek olan idari işlemlerden sayılmaz.
  • Yürütmenin durdurulması kararı teminat karşılığında verilir. Ancak durumun gereklerine göre teminat aranmayadabilir.
  • Olağanüstü hallerde, kanunla yürütmenin durdurulması kararı verilmesi sınırlanabilir (AY m.125/6.)
  • Yukarıda sayılan şartların gerçekleşmesi halinde yürütmeyi durdurma kararı verip vermemek mahkemenin takdirindedir. Yürütmeyi durdurma kararı verilebilmesi için gereken koşullar sağlansa bile mahkeme yürütmeyi durdurma kararı vermek zorunda değildir. Yürütmeyi durdurma kararı gerekçeli olarak verilmektedir. Gerekçede ise idari işlemin hangi gerekçelerle hukuka aykırı olduğu veya olmadığı ve işlemin uygulanması halinde doğacak telafisi güç veya imkânsız zararların neler olduğunun belirtilmesi zorunludur.

8) MÜLAKAT SINAVI SONUCUNA İTİRAZ DAVASI AÇILMASINA İLİŞKİN EMSAL KARARLAR

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2020/2763 E.  ,  2021/3157 K.

Polis memuru olan davacının 09/02/2016 tarihinde yapılan Polis Amirleri Eğitimi Merkezi ilk derece amirlik eğitimi mülakat sınavında başarısız sayılmasına ilişkin işlem ve bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı özlük haklarının iadesi istemi ile,

Bu işlemin dayanağı olan, 16/7/2015 tarih ve 29418 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan Polis Akademisi Başkanlığı Polis Amirleri Eğitimi Merkezi Giriş ve Eğitim-Öğretim Yönetmeliği’nin 19. maddesinin 2., 3. ve 4. fıkralarının iptali istenilmektedir.

Polis Akademisi Başkanlığı Polis Amirleri Eğitimi Merkezi Giriş ve Eğitim-Öğretim Yönetmeliği’nin 19. maddesinin 2., 3. ve 4. fıkraları yönünden yapılan inceleme;

Dava konusu Yönetmeliğin 19. maddesinin 2. ve 3. fıkrasında mülakat sınavının usul ve esasları ile mülakat sınav komisyonun vereceği kararların değerlendirme ve karar formuna işleneceği düzenlenmiş olup, söz konusu fıkralara göre adayların psikolojik yeterliliğinin; duygusal dengesizlik, dışa dönüklük, uyumluluk, sorumluluk, açıklık ve adayın polislik mesleğine istekli olması kıstaslarına göre psikolog veya rehberlik ve psikolojik danışmanlık bölümü mezunu üye tarafından değerlendirileceği ve bu değerlendirmenin mülakat komisyonu ile paylaşılacağı, adaylara, Başkanlıkça belirlenecek soruların yazılı olduğu bir kart çektirileceği, konu hakkında düşünmesi ve sunum yapması için süre verileceği, konu ile ilgili komisyonca adaya sorular sorulabileceği, değerlendirmede adayın; konu hakkında bilgi düzeyi, kendisinden istenileni kavrama, özgüveni, ifade etme yeteneği ve beden dilini kullanma becerisi olmak üzere beş ayrı kritere göre ve her bir kriter yirmi puan olmak üzere toplam yüz tam puan üzerinden yapılacağı, adayın mülakat sınavından başarılı olabilmesi için yüz puan üzerinden en az yetmiş puan alması gerektiği ve Mülakat sınavı komisyonunun başarılı olan adaylar hakkında “Polis Amirleri Eğitimi Merkezi öğrenci adayı olur”, başarısız adaylar hakkında “Polis Amirleri Eğitim Merkezi öğrenci adayı olamaz” kararı vereceği ve bu kararları karar ve değerlendirme formuna işleneceği düzenlenmiştir. Hiyerarşik normlar sistemi olan hukuk düzeninde, alt düzeydeki normların, yürürlüklerini üst düzeydeki normlardan aldığı kuşkusuzdur. Normlar hiyerarşisinin en üstünde evrensel hukuk ilkeleri ve Anayasa bulunmakta, daha sonra gelen kanunlar ve Cumhurbaşkanlığı kararnameleri düzenleme yetkisini Anayasa’dan, yönetmelikler ise kanun ve Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinden almaktadır. Dolayısıyla; bir normun, kendisinden daha üst konumda bulunan ve dayanağını oluşturan bir norma aykırı veya bunu değiştirici nitelikte bir hüküm getirmesi mümkün bulunmamaktadır. İdare tarafından üst hukuk normlarına uygun olarak hazırlanan yönetmelik hükmüyle davalı idare bünyesinde ilk derece amirlik eğitimini alacak personelin seçiminde objektif kriterlerin esas alındığı anlaşılmaktadır. Yukarıda belirtilenler ışığında dava konusu Yönetmeliğin 19. maddesinin 2. ve 3. fıkralarında üst hukuk normlarına ve hukuka aykırılık bulunmamaktadır. Diğer taraftan 3201 sayılı Emniyet Teşkilat Kanunu’nun 55. maddesinde sözlü sınav ibaresine yer verilmişken, dava konusu Yönetmelikte mülakat şeklinde düzenleme yapıldığı ve söz konusu fıkrada mülakat sınavının usul ve esaslarının düzenlendiği görüldüğünden bu durumun hukuka aykırı olup olmadığı da ayrıca tartışılması gereken bir konudur. Anayasa Mahkemesinin 18/05/2011 tarih ve E:2008/7, K:2011/80 sayılı kararında, mülakatı; bir kişinin davranış ve düşünceleri üstüne bilgi edinmek amacıyla sorulu cevaplı görüşme yapılarak ilgilinin muhakeme gücünü, bir konuyu kavrayıp özetleme ve ifade yeteneğini, genel ve fiziki görünümünü, davranış ve tepkilerinin mesleğe uygunluğunu ve liyakatini, yetenek ve kültürünü, çağdaş bilimsel ve teknolojik gelişmelere açıklığını puan vermek suretiyle değerlendirme yöntemi olarak tanımlamış ve söz konusu Mahkemenin 04/12/2014 tarih ve E:2014/99, K:2014/181 sayılı kararında sözlü sınav da benzer şekilde tanımlanmış, aynı kararda sözlü sınav ile mülakatı aynı anlamda kullanılmıştır. 3201 sayılı Emniyet Teşkilat Kanunu incelendiğinde Kanun koyucunun çeşitli maddelerde sözlü sınav ve mülakat sınavları ibarelerini kullandığı ve bu ibarelerin birbirinden farklı olarak değerlendirilmediği, aynı anlamda kullandığı görülmekte olup, her ne kadar 3201 sayılı Emniyet Teşkilat Kanunu’nun 55. maddesinde sözlü sınav ibaresine yer verilmişse de dava konusu Yönetmelikte mülakat sınavı olarak düzenlenmesinde 3201 sayılı Kanun ve yukarıda belirtilen Anayasa Mahkemesi kararları da dikkate alındığında üst hukuk normlarında aykırı olmadığı değerlendirilmiştir Dava konusu Yönetmeliğin 19. maddesinin 4. fıkrasının ilk cümlesinde mülakat sınav komisyonu kararına itiraz edilemeyeceği, ikinci cümlesinde ise hakkında “Polis Amirleri Eğitimi Merkezi öğrenci adayı olamaz” kararı verilen adayların o yılın başvuru dönemi içinde yeniden başvuruda bulunamayacağı düzenlenmiştir. Anayasa’nın “Hak arama hürriyeti” başlıklı 36. maddesinde, herkesin meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı ve davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahip olduğu hüküm altına alınmıştır. Anılan madde ile Anayasal güvenceye bağlanan hak arama hürriyeti, temel hak kategorisinde yer almasının yanında, diğer temel hak ve hürriyetlerin korunması ve kullanılmasında üstlendiği görev nedeniyle de hukukun temel ilkelerinden birini teşkil etmektedir. Bu yönüyle, hak arama hürriyeti, niteliği itibariyle bünyesinde birden fazla ilkeyi barındıran bir hukuki müessese görünümü arz etmektedir. Kuşkusuz, bu ilkelerden biri de adil yargılanma hakkının da en önemli unsurlarından birini teşkil eden mahkemeye erişim hakkıdır. İptali istenilen düzenlemede mülakat sınav komisyonu kararına itiraz edilemeyeceği düzenlenmiş olup, bu işleme karşı yargı yoluna başvurulabilmesini engelleyen herhangi bir hükme yer verilmemiştir. Bununla birlikte idarenin takdir hakkını kanunlara uygun olarak kullanıp kullanmadığı hususunun denetlenebileceği açıktır. Bu bağlamda mülakat sınavına ilişkin kararlara karşı Anayasa’nın 125. maddesi gereğince idari yargı yolunun açık olduğu ve dava konusu düzenlemede anılan yargı yolunu kapatan veya zorlaştıran bir hükme yer verilmediği dikkate alındığında hak arama özgürlüğünün engellendiğinden söz edilemez. Hakkında “Polis Amirleri Eğitimi Merkezi öğrenci adayı olamaz” kararı verilen adayların o yılın başvuru dönemi içinde yeniden başvuruda bulunamayacağı şeklinde yapılan düzenleme ile idare ilgili yılda başarısız olan adayların sadece ilgili yılda açılacak sınavlara girmesini engellediği, daha sonra yapılacak sınavlara girememesi yönünde herhangi bir engelin bulunmadığı, sınav süreci bir bütün olarak değerlendirildiğinde belirli bir dönem aralığını kapsadığı, sınava başvuran aday sayısı ve sınav komisyonlarının iş yoğunluğu da dikkate alındığında, yapılan düzenlemedeki sınırlamanın ölçülü olduğu ve idarenin düzenlemedeki takdir yetkisini kamu yararı ve hizmet gerekleri uygun olarak kullandığı görüldüğünden söz konusu düzenlemenin hukuka uygun olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Polis Amirleri Eğitim Merkezi emniyet mensubu öğrenci adayı amirlik eğitimi mülakat sınavında başarısız sayılmasına ilişkin işlem yönünden yapılan inceleme;

Dava konusu olayda; davacının 2015 yılında İlk Derece Amirlik Eğitimi için sınava başvuru yaptığı, yazılı sınavdan 78 puan alarak başarılı olduğu, fiziki yeterlik sınavından 100 puan alarak başarılı sayıldığı ve mülakata çağrıldığı, mülakat sınavından soru havuzundan 662 sıra numaralı soruyu çektiği, çekilen soruda “İnsan hakları konusunda Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru ne zaman başladı” şeklinde soru sorulduğu, davacının soruya verdiği cevabın komisyon üyelerince değerlendirilmesi neticesinde 50 puan alarak başarısız sayıldığı görülmektedir. Dosyadaki bilgi ve belgelerde; mülakat komisyonunun usulüne uygun şekilde oluşturulduğu, davacının komisyon üyeleri tarafından; konu hakkında bilgi düzeyi, kendisinden istenileni kavrama, özgüveni, ifade etme yeteneği ve beden dilini kullanma becerisi yönünden değerlendirildiği ve yapılan değerlendirme neticesinde 50 puan aldığı, Yönetmelikte düzenlenen sözlü sınavdan başarılı sayılmak için gerekli olan en az 70 puan barajını aşamadığı görüldüğünden dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Her ne kadar Polis Akademisi Başkanlığı Polis Amirleri Eğitimi Merkezi Giriş ve Eğitim-Öğretim Yönetmeliği’nin 17. maddesinin 3. fıkrasının birinci cümlesinde yer alan ”On” ibaresi Dairemizin 02/06/2021 tarih ve E:2020/3054, K:2021/2842 sayılı kararıyla hukuka aykırı bulunarak iptal edilmişse de, davacının usulüne uygun şekilde yapılan mülakat sınavında aranılan 70 puan barajını aşamadığı görüldüğünden, iptal edilen düzenlemenin davacının başarısız sayılmasına bir etkisi olmayacağı açıktır. Öte yandan, dava ret ile sonuçlandığından, davacının özlük haklarının iadesine yönelik isteminin de reddine karar verilmesi gerektiği açıktır. Açıklanan nedenlerle davanın reddine oybirliğiyle karar verilmiştir.

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2020/4233 E.  ,  2021/3156 K.

Polis memuru olan davacının 10/02/2016 tarihinde yapılan Polis Amirleri Eğitimi Merkezi ilk derece amirlik eğitimi mülakat sınavında başarısız sayılmasına ilişkin işlem ve bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı özlük haklarının iadesi istemi ile, bu işlemin dayanağı olan, 16/7/2015 tarih ve 29418 sayılı Resmi Gazete ‘de yayınlanan Polis Akademisi Başkanlığı Polis Amirleri Eğitimi Merkezi Giriş ve Eğitim-Öğretim Yönetmeliği’nin 19. maddesinin 2., 3. ve 4. fıkralarının iptali istenilmektedir.

Davacı tarafından, Polis Amirleri Eğitim Merkezinde yapılan yazılı sınavdan 82 puan alarak başarılı olduğunu, fiziki yeterlik sınavından 95 puan alarak mülakat sınavına katıldığını, sorulara tam ve doğru cevaplar vermesine rağmen başarısız sayıldığını, herhangi bir görsel kayıt alınmadan yapılan sözlü sınavın yazılı sınav ve fiziki yeterlik sınavı sonucunu etkisiz kıldığını, dava konusu Yönetmeliğin 19. maddesinin 4. fıkrasının Anayasanın 10. maddesinde düzenlenen eşitlik ilkesine ve 36. maddesinde yer alan hak arama hürriyetine aykırı olduğunu, gerekli şartları taşımasına rağmen başarı değerlendirmesinin objektif olmadığı ve hukuka aykırı olduğunu, düzenleyici işlemin Danıştay’ın yerleşik içtihatlarına aykırı olduğunu ileri sürülmektedir.

Polis Akademisi Başkanlığı Polis Amirleri Eğitimi Merkezi Giriş ve Eğitim-Öğretim Yönetmeliği’nin 19. maddesinin 2., 3. ve 4. fıkraları yönünden yapılan inceleme;

Dava konusu Yönetmeliğin 19. maddesinin 2. ve 3. fıkrasında mülakat sınavının usul ve esasları ile mülakat sınav komisyonun vereceği kararların değerlendirme ve karar formuna işleneceği düzenlenmiş olup, söz konusu fıkralara göre adayların psikolojik yeterliliğinin; duygusal dengesizlik, dışa dönüklük, uyumluluk, sorumluluk, açıklık ve adayın polislik mesleğine istekli olması kıstaslarına göre psikolog veya rehberlik ve psikolojik danışmanlık bölümü mezunu üye tarafından değerlendirileceği ve bu değerlendirmenin mülakat komisyonu ile paylaşılacağı, adaylara, Başkanlıkça belirlenecek soruların yazılı olduğu bir kart çektirileceği, konu hakkında düşünmesi ve sunum yapması için süre verileceği, konu ile ilgili komisyonca adaya sorular sorulabileceği, değerlendirmede adayın; konu hakkında bilgi düzeyi, kendisinden istenileni kavrama, özgüveni, ifade etme yeteneği ve beden dilini kullanma becerisi olmak üzere beş ayrı kritere göre ve her bir kriter yirmi puan olmak üzere toplam yüz tam puan üzerinden yapılacağı, adayın mülakat sınavından başarılı olabilmesi için yüz puan üzerinden en az yetmiş puan alması gerektiği ve Mülakat sınavı komisyonunun başarılı olan adaylar hakkında “Polis Amirleri Eğitimi Merkezi öğrenci adayı olur”, başarısız adaylar hakkında “Polis Amirleri Eğitim Merkezi öğrenci adayı olamaz” kararı vereceği ve bu kararları karar ve değerlendirme formuna işleneceği düzenlenmiştir. Hiyerarşik normlar sistemi olan hukuk düzeninde, alt düzeydeki normların, yürürlüklerini üst düzeydeki normlardan aldığı kuşkusuzdur. Normlar hiyerarşisinin en üstünde evrensel hukuk ilkeleri ve Anayasa bulunmakta, daha sonra gelen kanunlar ve Cumhurbaşkanlığı kararnameleri düzenleme yetkisini Anayasa’dan, yönetmelikler ise kanun ve Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinden almaktadır. Dolayısıyla; bir normun, kendisinden daha üst konumda bulunan ve dayanağını oluşturan bir norma aykırı veya bunu değiştirici nitelikte bir hüküm getirmesi mümkün bulunmamaktadır. İdare tarafından üst hukuk normlarına uygun olarak hazırlanan yönetmelik hükmüyle davalı idare bünyesinde ilk derece amirlik eğitimini alacak personelin seçiminde objektif kriterlerin esas alındığı anlaşılmaktadır. Yukarıda belirtilenler ışığında dava konusu Yönetmeliğin 19. maddesinin 2. ve 3. fıkralarında üst hukuk normlarına ve hukuka aykırılık bulunmamaktadır. Diğer taraftan 3201 sayılı Emniyet Teşkilat Kanunu’nun 55. maddesinde sözlü sınav ibaresine yer verilmişken, dava konusu Yönetmelikte mülakat şeklinde düzenleme yapıldığı ve söz konusu fıkrada mülakat sınavının usul ve esaslarının düzenlendiği görüldüğünden bu durumun hukuka aykırı olup olmadığı da ayrıca tartışılması gereken bir konudur. Anayasa Mahkemesinin 18/05/2011 tarih ve E:2008/7, K:2011/80 sayılı kararında, mülakatı; bir kişinin davranış ve düşünceleri üstüne bilgi edinmek amacıyla sorulu cevaplı görüşme yapılarak ilgilinin muhakeme gücünü, bir konuyu kavrayıp özetleme ve ifade yeteneğini, genel ve fiziki görünümünü, davranış ve tepkilerinin mesleğe uygunluğunu ve liyakatini, yetenek ve kültürünü, çağdaş bilimsel ve teknolojik gelişmelere açıklığını puan vermek suretiyle değerlendirme yöntemi olarak tanımlamış ve söz konusu Mahkemenin 04/12/2014 tarih ve E:2014/99, K:2014/181 sayılı kararında sözlü sınav da benzer şekilde tanımlanmış, aynı kararda sözlü sınav ile mülakatı aynı anlamda kullanılmıştır. 3201 sayılı Emniyet Teşkilat Kanunu incelendiğinde Kanun koyucunun çeşitli maddelerde sözlü sınav ve mülakat sınavları ibarelerini kullandığı ve bu ibarelerin birbirinden farklı olarak değerlendirilmediği, aynı anlamda kullandığı görülmekte olup, her ne kadar 3201 sayılı Emniyet Teşkilat Kanunu’nun 55. maddesinde sözlü sınav ibaresine yer verilmişse de dava konusu Yönetmelikte mülakat sınavı olarak düzenlenmesinde 3201 sayılı Kanun ve yukarıda belirtilen Anayasa Mahkemesi kararları da dikkate alındığında üst hukuk normlarında aykırı olmadığı değerlendirilmiştir Dava konusu Yönetmeliğin 19. maddesinin 4. fıkrasının ilk cümlesinde mülakat sınav komisyonu kararına itiraz edilemeyeceği, ikinci cümlesinde ise hakkında “Polis Amirleri Eğitimi Merkezi öğrenci adayı olamaz” kararı verilen adayların o yılın başvuru dönemi içinde yeniden başvuruda bulunamayacağı düzenlenmiştir. Anayasa’nın “Hak arama hürriyeti” başlıklı 36. maddesinde, herkesin meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı ve davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahip olduğu hüküm altına alınmıştır. Anılan madde ile Anayasal güvenceye bağlanan hak arama hürriyeti, temel hak kategorisinde yer almasının yanında, diğer temel hak ve hürriyetlerin korunması ve kullanılmasında üstlendiği görev nedeniyle de hukukun temel ilkelerinden birini teşkil etmektedir. Bu yönüyle, hak arama hürriyeti, niteliği itibariyle bünyesinde birden fazla ilkeyi barındıran bir hukuki müessese görünümü arz etmektedir. Kuşkusuz, bu ilkelerden biri de adil yargılanma hakkının da en önemli unsurlarından birini teşkil eden mahkemeye erişim hakkıdır. İptali istenilen düzenlemede mülakat sınav komisyonu kararına itiraz edilemeyeceği düzenlenmiş olup, bu işleme karşı yargı yoluna başvurulabilmesini engelleyen herhangi bir hükme yer verilmemiştir. Bununla birlikte idarenin takdir hakkını kanunlara uygun olarak kullanıp kullanmadığı hususunun denetlenebileceği açıktır. Bu bağlamda mülakat sınavına ilişkin kararlara karşı Anayasa’nın 125. maddesi gereğince idari yargı yolunun açık olduğu ve dava konusu düzenlemede anılan yargı yolunu kapatan veya zorlaştıran bir hükme yer verilmediği dikkate alındığında hak arama özgürlüğünün engellendiğinden söz edilemez. Hakkında “Polis Amirleri Eğitimi Merkezi öğrenci adayı olamaz” kararı verilen adayların o yılın başvuru dönemi içinde yeniden başvuruda bulunamayacağı şeklinde yapılan düzenleme ile idare ilgili yılda başarısız olan adayların sadece ilgili yılda açılacak sınavlara girmesini engellediği, daha sonra yapılacak sınavlara girememesi yönünde herhangi bir engelin bulunmadığı, sınav süreci bir bütün olarak değerlendirildiğinde belirli bir dönem aralığını kapsadığı, sınava başvuran aday sayısı ve sınav komisyonlarının iş yoğunluğu da dikkate alındığında, yapılan düzenlemedeki sınırlamanın ölçülü olduğu ve idarenin düzenlemedeki takdir yetkisini kamu yararı ve hizmet gerekleri uygun olarak kullandığı görüldüğünden söz konusu düzenlemenin hukuka uygun olduğu sonucuna ulaşılmıştır.

 Polis Amirleri Eğitim Merkezi emniyet mensubu öğrenci adayı amirlik eğitimi mülakat sınavında başarısız sayılmasına ilişkin işlem yönünden yapılan inceleme;

Dava konusu olayda; davacının 2015 yılı İlk Derece Amirlik Eğitimi için sınava başvuru yaptığı, yazılı sınavdan 82 puan alarak başarılı olduğu, fiziki yeterlik sınavından 95 puan alarak başarılı sayıldığı ve mülakata çağrıldığı, mülakat sınavından soru havuzundan 572 sıra numaralı soruyu çektiği, çekilen soruda “Türkiyede’ki hizbullah terör örgütünden genel hatlarıyla bahsediniz” şeklinde soru sorulduğu, davacının soruya verdiği cevabın komisyon üyelerince değerlendirilmesi neticesinde 50 puan alarak başarısız sayıldığı görülmektedir. Dosyadaki bilgi ve belgelerde; mülakat komisyonunun usulüne uygun şekilde oluşturulduğu, davacının komisyon üyeleri tarafından; konu hakkında bilgi düzeyi, kendisinden istenileni kavrama, özgüveni, ifade etme yeteneği ve beden dilini kullanma becerisi yönünden değerlendirildiği ve yapılan değerlendirme neticesinde 50 puan aldığı, Yönetmelikte düzenlenen sözlü sınavdan başarılı sayılmak için gerekli olan en az 70 puan barajını aşamadığı görüldüğünden dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Her ne kadar Polis Akademisi Başkanlığı Polis Amirleri Eğitimi Merkezi Giriş ve Eğitim-Öğretim Yönetmeliği’nin 17. maddesinin 3. fıkrasının birinci cümlesinde yer alan ”On” ibaresi Dairemizin 02/06/2021 tarih ve E:2020/3054, K:2021/2842 sayılı kararıyla hukuka aykırı bulunarak iptal edilmişse de, davacının usulüne uygun şekilde yapılan mülakat sınavında aranılan 70 puan barajını aşamadığı görüldüğünden, iptal edilen düzenlemenin davacının başarısız sayılmasına bir etkisi olmayacağı açıktır. Öte yandan, dava ret ile sonuçlandığından, davacının özlük haklarının iadesine yönelik isteminin de reddine karar verilmesi gerektiği açıktır. Açıklanan nedenlerle Polis Amirleri Eğitim Merkezi emniyet mensubu öğrenci adayı amirlik eğitimi mülakat sınavında başarısız sayılmasına ilişkin işlem ile bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı özlük haklarının iadesi istemi yönünden davanın reddine karar verilmiştir.

 

POMEM ÖĞRENCİ ADAYLARININ GENEL OLARAK POLİSLİK MESLEĞİNE ALIMINDA ELEME VE MÜLAKAT SÜRECİ

POMEM ÖĞRENCİ ADAYLARININ GENEL OLARAK POLİSLİK MESLEĞİNE ALIMINDA ELEME VE MÜLAKAT SÜRECİ

Ülkemizin polis ihtiyacını karşılamak, polis olmak isteyenleri belirli eğitimlerden geçirerek polislik mesleğine hazır hale getirmek adına merkezler kurulmuştur. Ülkemizde bulunan bu merkezler: POMEM, PMYO, PAEM adlandırılır. Bu merkezler hakkında kısa bir bilgi edinirsek:

  • Polis Meslek Eğitim Merkezleri (POMEM) (Polis yetiştirir ve 6 ay eğitim verilir.)
  • Polis Meslek Yüksekokulları (PMYO) (Polis yetiştirir ve 2 yıl eğitim verilir.)
  • Polis Amirleri Eğitim Merkezi (PAEM) (Komiser yetiştirir ve 11 ay eğitim verilir.)
  • POMEM ÖĞRENCİ ADAYLARININ MESLEĞE ALIM SÜRECİ

POMEM öğrenci adaylarının Polis Meslek Eğitim Merkezleri’ne alımını düzenleyen Polis Meslek Eğitim Merkezleri Giriş Yönetmeliği aşağıdaki gibidir.

Görüldüğü üzere POMEM’e öğrenci adaylığı için aranan şartlar yukarıdaki mevzuatta açıklanmıştır.

  1. Sınav Komisyonlarının Oluşturulması
  2. Ön Sağlık Kontrolü
  3. Fiziki Yeterlilik Sınavı
  4. Mülakat Sınavı

A) ÖN SAĞLIK KONTOLÜ

Bu süreçte önce sınav komisyonları oluşturulduktan sonra ön sağlık şartları aşamasına geçilir. Öğrenci adayları ön sağlık kontrolünden geçirilir. Bu kontrol Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliği hükümlerine göre yapılır.

Ön sağlık kontrolü sonrasında adaylar hakkında “Polis Meslek Eğitim Merkezi Öğrenci Adayı Olur” veya “Polis Meslek Eğitim Merkezi Öğrenci Adayı Olamaz” şeklinde karar verilir. Hakkında “Öğrenci Adayı Olamaz” şeklinde karar verilen adaylar, fiziki yeterlilik ve mülakat sınavı aşamalarına geçemezler. Bu karara karşı ayrıca İdare Mahkemesinde dava açmak mümkündür. Bu aşamada başarılı olan adaylar fiziki yeterlilik sınavı aşamasına geçmeye hak kazanır.

 

B) FİZİKİ YETERLİLİK SINAVI

Ön sağlık kontrolünü geçen adaylar fiziki yeterlilik sınavına alınırlar. Fiziki yeterlilik sınavı; Polis Akademisince belirlenecek kriterler çerçevesinde yapılır. Erkek ve kadın adayların sınavları farklı kriterlere göre değerlendirilir. Başarılı olmak için yüz tam puan üzerinden en az altmış puan almak gereklidir.

C) MÜLAKAT SINAVI

Polis Meslek Eğitim Merkezleri (POMEM) öğrenci adayları fiziki yeterlilik sınavını başarıyla geçerek mülakat sınavına girmeye hak kazanır. Genel sıralamaya oransal olarak en fazla etki eden aşama bu aşamadır.

Yönetmeliğe göre mülakat komisyonunda, adayların hal ve hareketlerinin psikolojik açıdan değerlendirmesini yapmak üzere psikolog veya rehberlik ve psikolojik danışmanlık bölümü mezunu bir üye görevlendirilmeli ve bu değerlendirme mülakat komisyonu ile paylaşılmalıdır.

Yine yönetmeliğe göre “Adaylara, Soru Hazırlama Komisyonunca hazırlanıp Soru Denetleme Komisyonunca uygun görülen soruların yazılı olduğu bir kart çektirilir. Konu hakkında düşünmesi ve sunum yapması için süre verilir. Konu ile ilgili komisyonca adaya sorular sorulabilir.”

Değerlendirmede adayın;

a) Konu hakkında bilgi düzeyi,

b) Kendisinden istenileni kavrama,

c) Özgüveni,

d) İfade etme yeteneği,

e) Beden dilini kullanma becerisi,

olmak üzere beş ayrı kritere göre ve her bir kriter yirmi puan olmak üzere toplam yüz tam puan üzerinden yapılır. Adayın mülakat sınavından başarılı olabilmesi için yüz puan üzerinden en az yetmiş puan alması gerekir.”

Görüleceği üzere bir adayın mülakat aşamasını da başarı ile geçebilmesi için yüz tam puan üzerinden en az 70 puan alması gerekmektedir. Aksi takdirde aday başarısız sayılır ve bu aşamada elenmiş olur.

2) SINAV SONUCUNUN BELİRLENMESİ, GENEL PUANIN TESPİTİ VE İLANI

Ön sağlık kontrolünden geçen, fiziksel yeterlilik sınavından en az 60 puan alan ve son olarak mülakat sınavından en az 70 puan alan Polis Meslek Eğitim Merkezleri (POMEM) öğrenci adayları tüm aşamalardan başarıyla geçmiş sayılır ve başarı sıralamasının belirlenmesi açısından genel puanı hesaplanır.

Yönetmeliğe göre Adayların başarı sıralamasına esas POMEM giriş puanı; adayın KPSS puanının % 25’i, fiziki yeterlilik sınavı puanının % 25’i ve mülakat sınavı puanının % 50’sinin toplamıdır. Başarı sıralaması puanında eşitlik olması halinde sırasıyla; KPSS’den alınan puan, mülakat puanı, fiziki yeterlilik puanının yüksekliği esas alınır. Bunlarda da eşitlik olması halinde yaşı küçük olan aday tercih edilir.

Görüldüğü üzere genel başarı sıralamasını etkilen en önemli unsur %50 oranla mülakat sınavı puanıdır. Sınav sonuçları Polis Akademisi Başkanlığınca ilan edilir. Asil, yedek ve başarısız olmak üzere ayrı ayrı sınav sonuç listesi düzenlenir. Buna göre sınav sonucu “başarısız” olarak ilan edilen adayların asil veya yedek sıralamasına giremeyip fiziksel yeterlilik sınavından 60 puanın altında veya mülakat sınavından 70 puanın altında aldığı anlaşılır.

3) MÜLAKAT SONUÇLARINA İTİRAZ SÜRECİ

Anayasa MADDE 125- İdarenin her türlü eylem ve işlemlerine karşı yargı yolu açıktır.

Bu hüküm ile ifade edilmek istenen etkili bir yargısal denetimin sağlanmasıdır. Bu nedenle Polis Meslek Eğitim Merkezleri (POMEM) öğrenci adaylarının bu sınavlarda başarısız sayılma işleminin de tüm idari işlemlerin yargısal denetiminde olduğu gibi yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden yargısal denetiminin yapılabilmesi gerekmektedir.

4) MÜLAKAT SINAVI SONUCUNDAN DOLAYI İLİŞİĞİ KESİLEN ADAYIN MÜLAKAT SINAV SONUCUNA İTİRAZ ETMESİ İÇİN GÖREVLİ MAHKEME NERESİDİR?

Polis Meslek Eğitim Merkezleri (POMEM) öğrenci adaylarının mülakat sonucunun elverişli olmamasına karşılık adaylar 2577 sayılı ve 20/1/1982 Resmî Gazete tarihli İdari Yargılama Usulü Kanununa göre idare mahkemesine yürütme durdurma istemli iptal davası açmalıdır.

5) MÜLAKAT SINAVI SONUCUNDAN DOLAYI İLİŞİĞİ KESİLEN ADAYIN MÜLAKAT SINAV SONUCUNA İTİRAZ ETMESİ İÇİN YETKİLİ MAHKEME NERESİDİR?

Polis Amirleri Eğitimi Merkezi (PAEM), Polis Meslek Eğitim Merkezleri (POMEM) ve Polis Meslek Yüksekokulları (PMYO) öğrenci adaylarının mülakat sonucunun elverişli olmamasına karşılık adayların açacağı dava 2577 sayılı ve 20/1/1982 Resmî Gazete tarihli İdari Yargılama Usulü Kanununun 32. maddesinin birinci fıkrasına göre “İdari Davalarda Genel Yetki başlığı altında” şu şekilde belirtilmektedir:

Madde 32 – 1. Göreve ilişkin hükümler saklı kalmak şartıyla bu Kanunda veya özel kanunlarda yetkili idare mahkemesinin gösterilmemiş olması halinde, yetkili idare mahkemesi, dava konusu olan idari işlemi veya idari sözleşmeyi yapan idari merciin bulunduğu yerdeki idare mahkemesidir.

Buna göre mevcut idari merciin olacağı yer ezcümle PAEM, PMYO ve POMEM kurumlarının bulunduğu şehirdeki idare mahkemesi, mülakat sınavının sonucu nedeniyle ilişiği kesilen adayın açacağı davada yetkili mahkemedir.

6) DAVA AÇMA SÜRESİ NEDİR?

Polis Meslek Eğitim Merkezleri (POMEM) öğrenci adaylarının ön sağlık kontrolünü ve fiziki yeterlilik sınavını geçmesi sonrası girdiği mülakat sınavının sonucuna itiraz etme yolu açıktır. Böyle bir itirazda bulunmak isteyen kişi 2577 sayılı ve 20/1/1982 Resmî Gazete tarihli İdari Yargılama Usulü Kanununa göre 60 gün içinde, İdare Mahkemesine, yürütme durdurma istemli iptal davası açmalıdır. Bu süre hak düşürücü süredir. Geçirilmesi durumunda dava açma hakkı son bulur.

 

7) YÜRÜTMENİN DURDURULMASI ŞARTLARI NELERDİR?

İdari yargılamada yürütmenin durdurulmasına karar verilebilmesi için şu şartların gerçekleşmiş olması gerekir:

  • İdari işlemin uygulanması halinde telafisi güç veya imkânsız zararlar doğmalıdır.
  • İdari işlemin açıkça hukuka aykırı olması gerekir.
  • Yürütmeyi durdurma kararı verilmesinin davacı tarafından istenmesi gerekir.
  • Davalı idarenin savunmasının alınması gerekir veya savunma süresinin geçmesi gerekir. Ancak uygulanmakla etkisi tükenecek olan idari işlemler hakkında yürütmeyi durdurma kararı idarenin savunması alınmadan verilebilir. Ancak kamu görevlileri hakkında tesis edilen arama, naklen atama, görev ve unvan değişikliği, geçici veya sürekli görevlendirmelere ilişkin idari işlemler, uygulanmakla etkisi tükenecek olan idari işlemlerden sayılmaz.
  • Yürütmenin durdurulması kararı teminat karşılığında verilir. Ancak durumun gereklerine göre teminat aranmayadabilir.
  • Olağanüstü hallerde, kanunla yürütmenin durdurulması kararı verilmesi sınırlanabilir (AY m.125/6.)
  • Yukarıda sayılan şartların gerçekleşmesi halinde yürütmeyi durdurma kararı verip vermemek mahkemenin takdirindedir. Yürütmeyi durdurma kararı verilebilmesi için gereken koşullar sağlansa bile mahkeme yürütmeyi durdurma kararı vermek zorunda değildir. Yürütmeyi durdurma kararı gerekçeli olarak verilmektedir. Gerekçede ise idari işlemin hangi gerekçelerle hukuka aykırı olduğu veya olmadığı ve işlemin uygulanması halinde doğacak telafisi güç veya imkânsız zararların neler olduğunun belirtilmesi zorunludur.

8) MÜLAKAT SINAVI SONUCUNA İTİRAZ DAVASI AÇILMASINA İLİŞKİN EMSAL KARARLAR

Danıştay 12. Daire Başkanlığı 2020/79 E.  ,  2022/2571 K.

Diyarbakır Gaffar Okan Polis Mesleki Eğitim Merkezinde 20. Dönem POMEM eğitimini tamamlayan davacının, eğitim sonunda yapılan sözlü sınavında başarısız sayılmasına ilişkin işlemin iptali istenilmiştir. … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:…. sayılı kararıyla; 3201 sayılı Emniyet Teşkilat Kanunu’na 6638 sayılı Kanun’un 23. maddesi ile eklenen ve 27/03/2015 tarihinde yürürlüğe giren Ek 1. maddenin 3. fıkrası gereğince davacının mülakat sınavına tâbî tutulduğu, sınav komisyonunun yönetmelik hükümlerine uygun olarak oluşturulduğu, oluşturulan bu mülakat komisyonunca önceden başka bir komisyon tarafından hazırlanan sınav sorularından davacıya kura çektirilmek suretiyle soru sorulduğu, yapılan sınav sonucunda davacıya komisyon üyeleri tarafından ayrı ayrı not takdir edilmek ve bu notların aritmetik ortalaması alınmak suretiyle sınav değerlendirmesinin yapıldığı, sınavın kanun ve yönetmelik hükümlerine uygun olarak gerçekleştirildiği anlaşıldığından, davacının mülakat sınavına tâbî tutulmasına, yapılan mülakat sınavında 40 puan alarak başarısız sayılmasına ilişkin işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

Davacı hakkında düzenlenen sözlü sınav puan değerlendirme formu incelendiğinde; bir başkan ve dört üyeden oluşan sınav komisyonu tarafından 40 puan üzerinden değerlendirilen mesleki bilgi düzeyine bütün komisyon üyelerinin her biri tarafından 10 puan takdir edildiği, yine 20’şer puan üzerinden yapılan değerlendirmede bir konuyu kavrayıp özetleme, ifade yeteneği ve muhakeme gücü kriterine bütün komisyon üyelerinin her biri tarafından 10 puan takdir edildiği, öz güveni, ikna kabiliyeti ve inandırıcılığı kriteri ile liyakati, temsil kabiliyeti, davranış ve tepkilerinin mesleğe uygunluğu kriterine bütün komisyon üyeleri tarafından her bir kriter için yine ayrı ayrı 10 puan takdir edildiği, başka bir deyişle davacıya her bir komisyon üyesi tarafından her bir değerlendirme kriteri için aynı puanın verildiği anlaşılmaktadır. Davacı hakkında her bir kriter yönünden yapılan değerlendirmede bütün komisyon üyeleri tarafından ayrı ayrı değerlendirme yapılmasına rağmen bütün kriterler için komisyon üyelerinin aynı puanı takdir etmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğu, takdir yetkisinin objektif kullanılmadığı sonucuna varıldığından, davacının yapılan sözlü sınav neticesinde başarısız sayılması işleminde hukuka uygunluk görülmemiştir.

Bu itibarla, davanın reddi yolunda verilen İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle; davacının temyiz isteminin kabulüne, davanın İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının bozulmasına karar verilmiştir.

 

 

Danıştay 12. Daire Başkanlığı 2020/5068 E.  ,  2022/2202 K.

Konya Ereğli Polis Meslek Eğitim Merkezinden mezun olan davacı tarafından, 05/08/2019 tarihinde gerçekleştirilen mülakat sınavında 55 puan alarak başarısız sayılmasına ilişkin işlemin iptali istenilmiştir. …. İdare Mahkemesince verilen …tarih ve E:…, K:…sayılı kararla; davacının, 3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu’nun Ek 24. maddesine dayanılarak hazırlanan ve 06/06/2015 tarihli ve 29378 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Polis Meslek Eğitim Merkezlerine Giriş Yönetmeliği’nin 15. maddesi uyarınca mülakat sınavına tabi tutulduğu, anılan Yönetmelik hükümlerine uygun bir şekilde sınav komisyonu oluşturulduğu, yukarıda belirtilen Yönetmelik hükmü uyarınca; konu hakkında bilgi düzeyi, kendisinden istenileni kavrama, özgüveni, ifade etme yeteneği, beden dilini kullanma becerisi kriterlerinde yüz tam puan üzerinden yapılan değerlendirme sonucunda, davacının mülakat puanının 55 puan olarak belirlenerek her bir komisyon üyesince ayrı ayrı imzalandığı, Polis Meslek Eğitim Merkezi Öğrenci Adayı Olamaz kararı verilerek puanlamanın değerlendirme karar formuna işlendiğinin görüldüğü, bu durumda; davacının katıldığı mülakat sınav komisyonunun yukarıda yer verilen Yönetmelik hükümlerine uygun olarak oluşturulduğu; davacının sözlü sınavda verdiği cevapların Yönetmelikte belirlenen kriterler çerçevesinde komisyon üyelerince değerlendirilerek 55 puan takdir edildiği ve davacının puanının başarılı sayılması için gerekli olan 70 puanın altında kalması nedeniyle, dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. …Bölge İdare Mahkemesi …. İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını gerektirecek nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

Her ne kadar İdare Mahkemesince dava konusu işlem, davacının Polis Meslek Eğitim Merkezine giriş için yapılan öğrenci adaylığı sınavında başarısız sayılmasına ilişkin işlem olarak değerlendirilip, hukuki değerlendirmenin buna göre yapılıp, hüküm kurulmuşsa da, dava dilekçesi, savunma dilekçesi ve dava dosyasındaki diğer belgelerin incelenmesinden, davacının Konya Ereğli Polis Meslek Eğitim Merkezinden mezun olduğu ve 05/08/2019 tarihinde gerçekleştirilen eğitim sonu mülakat sınavında 55 puan alarak başarısız sayıldığı ve davanın bu işlemin iptali talebi ile açıldığı görüldüğünden, hukuki değerlendirme bu kapsamda yapılmıştır.

Bu durumda, İdare Mahkemesince dava konusu işleme yönelik yapılan nitelendirme ve hukuki değerlendirme yerinde olmamakla birlikte, temyizen incelenen karar sonucu itibarıyla usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle; davacının temyiz isteminin reddine, davanın İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu …Bölge İdare Mahkemesi …. İdari Dava Dairesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararının yukarıda belirtilen şekilde gerekçeli olarak onanmasına karar verilmiştir.

 

 

 

 

CİLT HASTALIKLARI NEDENİ İLE ELENEN POMEM, PMYO ve PAEM ÖĞRENCİLERİNİN DAVA SÜRECİ

CİLT HASTALIKLARI NEDENİ İLE ELENEN POMEM, PMYO ve PAEM ÖĞRENCİLERİNİN DAVA SÜRECİ

Ülkemizin polis ihtiyacını karşılamak, polis olmak isteyenleri belirli eğitimlerden geçirerek polislik mesleğine hazır hale getirmek adına merkezler kurulmuştur. Ülkemizde bulunan bu merkezler: POMEM, PMYO, PAEM adlandırılır. Bu merkezler hakkında kısa bir bilgi edinirsek:

  • Polis Meslek Eğitim Merkezleri (POMEM) (Polis yetiştirir ve 6 ay eğitim verilir.)
  • Polis Meslek Yüksekokulları (PMYO) (Polis yetiştirir ve 2 yıl eğitim verilir.)
  • Polis Amirleri Eğitim Merkezi (PAEM) (Komiser yetiştirir ve 11 ay eğitim verilir.)

Ülkemizde polis olmak için geçerli şartlar POMEM, PMYO ve PAEM için ayrı ayrı belirlenmiştir. Bunlar sırasıyla şu şekilde izah edilebilir:

1)POLİSLİĞE GİREBİLMEK İÇİN ÖN SAĞLIK ŞARTLARI NELER OLMALIDIR?

Polislik için bahsedilen ön sağlık şartları Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliğinde belirtilmektedir. Bu sağlık şartlarının en yüzeysel ve fiziksel olanları dış görünüşte önem arz eden birtakım ölçütlerdir. Ancak bunların yanında teşhis konulmuş olan hastalıklar polisliğe alınacak olan öğrencilerde değerlendirilmeye alınır. Bu hastalıklar tıbbi olarak kategorize edilmiş ve yine sözü geçen yönetmelikte bahsedilmiştir.

2)CİLT HASTALIKLARINDA ARANAN ŞARTLAR NELERDİR?

Cilt hastalıkları için aranan şartlar 04.08.2003 Resmî Gazete tarihli ve 25189 Resmî Gazete sayılı Emniyet Sağlık Şartları Yönetmeliğinde belirtilmiştir.

Görüldüğü üzere Emniyet Sağlık Şartları Yönetmeliğinde cilt hastalıkları 12. Bölüm A, B, C ve D ve E başlıkları altında incelenmiş olup, belirli şartlarda cilt hastalıkları; POMEM, PMYO ve PAEM öğrencisi olmaya engel iken bazı şartlarda ise değildir.

 

3)SAĞLIK ŞARTLARINDAN DOLAYI İLİŞİĞİ KESİLEN ADAYIN AÇACAĞI DAVADA GÖREVLİ MAHKEME NERESİDİR?

Polis Amirleri Eğitimi Merkezi (PAEM), Polis Meslek Eğitim Merkezleri (POMEM) ve Polis Meslek Yüksekokulları (PMYO) yönetmeliklerinde sağlık kurulu raporu olumsuz olan adaylar 2577 sayılı ve 20/1/1982 Resmî Gazete tarihli İdari Yargılama Usulü Kanununa göre idare mahkemesine yürütme durdurma istemli iptal davası açmalıdır.

4)SAĞLIK ŞARTLARINDAN DOLAYI İLİŞİĞİ KESİLEN ADAYIN AÇACAĞI DAVADA YETKİLİ MAHKEME NERESİDİR?

Sağlık şartlarından dolayı ilişiği kesilen adayın açacağı dava 2577 sayılı ve 20/1/1982 Resmî Gazete tarihli İdari Yargılama Usulü Kanununun 32. maddesinin birinci fıkrasına göre “İdari Davalarda Genel Yetki başlığı altında” şu şekilde belirtilmektedir:

Madde 32 – 1. Göreve ilişkin hükümler saklı kalmak şartıyla bu Kanunda veya özel kanunlarda yetkili idare mahkemesinin gösterilmemiş olması halinde, yetkili idare mahkemesi, dava konusu olan idari işlemi veya idari sözleşmeyi yapan idari merciin bulunduğu yerdeki idare mahkemesidir.

Buna göre mevcut idari merciin olacağı yer ezcümle PAEM,PMYO ve POMEM kurumlarının bulunduğu şehirdeki idare mahkemesi ilişiği kesilen adayın açacağı davada yetkili mahkemedir.

5)DAVA AÇMA SÜRESİ NEDİR?

Polis Amirleri Eğitimi Merkezi (PAEM), Polis Meslek Eğitim Merkezleri (POMEM) ve Polis Meslek Yüksekokulları (PMYO) kazanan fakat eğitim gördüğü esnada sevk edildiği hastane raporları sonucu ilişikleri kesilen ve “POMEM öğrencisi olamaz, PMYO öğrencisi olamaz.” kararı verilen bir polis öğrencisi vardır. Bu şekilde “POMEM öğrencisi olamaz” veya “PMYO öğrencisi olamaz” şeklinde rapor alan adaylar 2577 sayılı ve 20/1/1982 Resmî Gazete tarihli İdari Yargılama Usulü Kanununa göre 60 gün içinde, İdare Mahkemesine, yürütme durdurma istemli iptal davası açmalıdır. Bu süre hak düşürücü süredir. Geçirilmesi durumunda dava açma hakkı son bulur.

 

6)YÜRÜTMENİN DURDURULMASI ŞARTLARI NELERDİR?

İdari yargılamada yürütmenin durdurulmasına karar verilebilmesi için şu şartların gerçekleşmiş olması gerekir:

  • İdari işlemin uygulanması halinde telafisi güç veya imkânsız zararlar doğmalıdır.
  • İdari işlemin açıkça hukuka aykırı olması gerekir.
  • Yürütmeyi durdurma kararı verilmesinin davacı tarafından istenmesi gerekir.
  • Davalı idarenin savunmasının alınması gerekir veya savunma süresinin geçmesi gerekir. Ancak uygulanmakla etkisi tükenecek olan idari işlemler hakkında yürütmeyi durdurma kararı idarenin savunması alınmadan verilebilir. Ancak kamu görevlileri hakkında tesis edilen arama, naklen atama, görev ve unvan değişikliği, geçici veya sürekli görevlendirmelere ilişkin idari işlemler, uygulanmakla etkisi tükenecek olan idari işlemlerden sayılmaz.
  • Yürütmenin durdurulması kararı teminat karşılığında verilir. Ancak durumun gereklerine göre teminat aranmayadabilir.
  • Olağanüstü hallerde, kanunla yürütmenin durdurulması kararı verilmesi sınırlanabilir (AY m.125/6.)

Yukarıda sayılan şartların gerçekleşmesi halinde yürütmeyi durdurma kararı verip vermemek mahkemenin takdirindedir. Yürütmeyi durdurma kararı verilebilmesi için gereken koşullar sağlansa bile mahkeme yürütmeyi durdurma kararı vermek zorunda değildir. Yürütmeyi durdurma kararı gerekçeli olarak verilmektedir. Gerekçede ise idari işlemin hangi gerekçelerle hukuka aykırı olduğu veya olmadığı ve işlemin uygulanması halinde doğacak telafisi güç veya imkânsız zararların neler olduğunun belirtilmesi zorunludur.

 

7)CİLT HASTALIKLARINA İLİŞKİN EMSAL KARARLAR

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2020/1330 E.  ,  2022/2197 K.” Davacının ilk olarak davalı idarece sevk edildiği Esenyurt Devlet Hastanesinin … tarih ve … sayılı sağlık raporunda; teşhis hanesinde; “sağ bilekte ve sağ dirsekte vitiligo” karar hanesinde; ” POMEM öğrenci adayı olamaz” ibaresine yer verildiği yine davacının sevk edildiği Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesinin … tarih ve … sayılı sağlık kurulu raporunda; tanı hanesinde; mitral valv prolapsusu hafif mitral yetmezlik karar hanesinde; ” Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliği Ek-3-3-B-4-a uyar. POMEM öğrencisi olamaz” ibaresine yer verilmesi üzerine davalı idarece Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliği Ek-3-3-A ve Ek-3-12-A maddeleri gereği davacının Polis Meslek Eğitim Merkezinden ilişiğinin kesilmesine karar verilmiştir.
İdare Mahkemesince, 11/01/2019 tarihli ara karar ile Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliği’ne göre davacının POMEM öğrencisi olup olamayacağının belirlenmesi amacıyla hakem hastane olarak belirlenen Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesine sevk edilmesi üzerine ilgili hastanece düzenlenen … tarih ve … sayılı sağlık kurulu raporunda; karar hanesinde; “Cildiye: sağ bilek iç yüzünden başlayıp ön kol, koltuk altı, sağ memeye uzanan değişik çapta depigmente makülleri mevcut Nevüs depigmentozus ile uyumludur. Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliği Ek-3-12-A-1’e girer. Kardiyoloji: Eko: mvp ef: normal Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliği Ek-3-3-B-4-a’ya girer Polis Meslek Eğitim Merkezi Öğrencisi olamaz” ibaresine yer verilmesi üzerine, İdare Mahkemesince davacının durumunun Polis Meslek Eğitim Merkezine başvuru yaptığı dönemde yürürlükte olan 04/08/2003 tarihli Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliği çerçevesinde değerlendirilmediği gerekçesiyle hakem hastaneden ek rapor talep edilmiş, hakem hastanece düzenlenen … tarihli ve … sayılı ek raporun karar hanesinde; ” Kardiyoloji: ekg nsr eko ef normal Polis Meslek Eğitim Merkezi Öğrencisi olur. Cildiye:…… klinik bulgusuna dayanılarak lezyon vitiligo uyumlu değildir….. Polis Meslek Eğitim Merkezi öğrencisi olmasında sakınca yoktur.” tespitlerine yer verilmiştir.
Öte yandan istinaf aşamasında … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince 31/10/2019 tarihli ara karar ile davacı hakem hastane olarak belirlenen Ankara Şehir Hastanesine sevk edilmiş bu hastanece hazırlanan … tarih ve … sayılı sağlık kurulu raporunda; klinik bulgular hanesinde; “Hasta değerlendirildi. Sağ bilek iç yüzünde yaklaşık 5×8 cm çaplı hipopigmente yama tarzı lezyon mevcut hasta 5 metre uzaktan bakılarak değerlendirildi. Eşgal belirleyici değildir.” karar hanesinde; Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliği Ek-3-12-A’ya uyar. POMEM öğrencisi olur.” ibaresine yer verildiği görülmüştür.
Dosyada yer alan sağlık kurulu raporlarının değerlendirilmesi sonucunda, davacının ilişiğinin Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliği’nin Ek-3-3-A maddesinde düzenlenen “mitral valv prolapsusu ve hafif mitral yetmezlik” rahatsızlığı ve yine aynı Yönetmeliğin Ek-3-12-A maddesinde düzenlenen “vitiligo” rahatsızlığı nedeniyle kesilmiş olduğu, davacının İdare Mahkemesince sevk edildiği Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesinin … tarih ve … sayılı sağlık kurulu raporunda; “kardiyoloji: Eko: mvp ef: normal Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliği Ek-3-3-B-4-a’ya girer Polis Meslek Eğitim Merkezi Öğrencisi olamaz” ibaresine yer verildiği buna karşın aynı hastanece hazırlanan … tarihli ve … sayılı ek sağlık kurulu raporunda; “Kardiyoloji: ekg nsr eko ef normal Polis Meslek Eğitim Merkezi Öğrencisi olur.” ibresine yer verildiği ilk raporda mvp (mitral valv prolapsusu) rahatsızlığından bahsedilmesine karşın ek raporda bu rahatsızlıktan bahsedilmediği yine istinaf aşamasında … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince hakem hastane olarak belirlenen Ankara Şehir Hastanesi raporunda da davacının sadece cilt rahatsızlığı yönünden değerlendirildiği “mitral valv prolapsusu ve hafif mitral yetmezlik” rahatsızlığı yönünde ise değerlendirilmediği görülmüştür.
Bu durumda davacının hakem hastaneye yeniden sevki yapılarak, “mitral valv prolapsusu ve mitral yetmezlik” rahatsızlığı yönünden durumunun Polis Meslek Eğitim Merkezine başvuru yaptığı dönemde ki 04/08/2003 tarihli Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliği, dava konusu işlemin tesis edildiği dönemde yürürlükte olan 03/01/2018 tarihli Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliği ve 29/09/2019 tarihinde Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliği’nin eklerinde yapılan değişiklikler çerçevesinde değerlendirilerek yeniden bir karar verilmesi gerektiğinden, … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
“Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulüne ve bölge idare mahkemesinin kararının bozulmasına karar verilmiştir.

GENEL CERRAHİ HASTALIKLARI NEDENİ İLE ELENEN BEKÇİ ADAYLARININ DAVA SÜRECİ

GENEL CERRAHİ HASTALIKLARI NEDENİ İLE ELENEN BEKÇİ ADAYLARININ DAVA SÜRECİ

 

ÇARŞI VE MAHALLE BEKÇİLİĞİNE ALIM VE GENEL OLARAK SAĞLIK ŞARTLARI

Genel kolluk kuvvetlerine yardımcı olmak üzere, emniyet ve jandarma teşkilatları bünyesinde silahlı bir kolluk olarak çarşı ve mahalle bekçileri istihdam edilir.
Çarşı ve mahalle bekçileri, görevli oldukları mülki sınırlar içerisinde halkın istirahat, sağlık ve selametini sağlamakla görevli ve yetkilidir.
Çarşı ve mahalle bekçisi olarak istihdam edileceklerde; 14/7/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 48 inci maddesinde sayılan genel şartlar ile İçişleri Bakanlığınca çıkarılan yönetmelikle belirlenen eğitim, yaş, sağlık ve fiziki yeterlilik gibi özel şartlar aranır.

1)ÇARŞI ve MAHALLE BEKÇİLİĞİ İÇİN ÖN SAĞLIK ŞARTLARI NELER OLMALIDIR?

Çarşı ve Mahalle Bekçiliği için bahsedilen ön sağlık şartları Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliğinde belirtilmektedir. Bu sağlık şartlarının en yüzeysel ve fiziksel olanları dış görünüşte önem arz eden birtakım ölçütlerdir. Ancak bunların yanında teşhis konulmuş olan hastalıklar da Bekçiliğe alınacak olan öğrencilerde değerlendirilmeye alınır. Bu hastalıklar tıbbi olarak kategorize edilmiş ve yine sözü geçen yönetmelikte bahsedilmiştir.

2)GENEL CERRAHİ HASTALIKLARINDA ARANAN ŞARTLAR NELERDİR?

Genel cerrahi hastalıkları için aranan şartlar 04.08.2003 Resmî Gazete tarihli ve 25189 Resmî Gazete sayılı Emniyet Sağlık Şartları Yönetmeliğinde belirtilmiştir.

 

Görüldüğü üzere Emniyet Sağlık Şartları Yönetmeliğinde genel cerrahi hastalıkları 4. Bölüm A, B, C ve D ve E başlıkları altında incelenmiş olup, belirli şartlarda genel cerrahi hastalıkları; Çarşı ve Mahalle Bekçisi olmaya engel iken bazı şartlarda ise değildir.

3)SAĞLIK ŞARTLARINDAN DOLAYI İLİŞİĞİ KESİLEN ADAYIN AÇACAĞI DAVADA GÖREVLİ MAHKEME NERESİDİR?

Sağlık kurulu raporu olumsuz olan adaylar 2577 sayılı ve 20/1/1982 Resmî Gazete tarihli İdari Yargılama Usulü Kanununa göre idare mahkemesine yürütme durdurma istemli iptal davası açmalıdır.

4)SAĞLIK ŞARTLARINDAN DOLAYI İLİŞİĞİ KESİLEN ADAYIN AÇACAĞI DAVADA YETKİLİ MAHKEME NERESİDİR?

Sağlık şartlarından dolayı ilişiği kesilen adayın açacağı dava 2577 sayılı ve 20/1/1982 Resmî Gazete tarihli İdari Yargılama Usulü Kanununun 32. maddesinin birinci fıkrasına göre “İdari Davalarda Genel Yetki başlığı altında” şu şekilde belirtilmektedir:
Madde 32 – 1. Göreve ilişkin hükümler saklı kalmak şartıyla bu Kanunda veya özel kanunlarda yetkili idare mahkemesinin gösterilmemiş olması halinde, yetkili idare mahkemesi, dava konusu olan idari işlemi veya idari sözleşmeyi yapan idari merciin bulunduğu yerdeki idare mahkemesidir.
Buna göre mevcut idari merciin olacağı yer ezcümle Bekçilik kurumlarının bulunduğu şehirdeki idare mahkemesi ilişiği kesilen adayın açacağı davada yetkili mahkemedir.

5)DAVA AÇMA SÜRESİ NEDİR?

Çarşı ve Mahalle Bekçiliği sınavında başarılı olan fakat eğitim gördüğü esnada sevk edildiği hastane raporları sonucu ilişikleri kesilen ve “Bekçi olamaz.” şeklinde rapor alan adaylar 2577 sayılı ve 20/1/1982 Resmî Gazete tarihli İdari Yargılama Usulü Kanununa göre 60 gün içinde, İdare Mahkemesine, yürütme durdurma istemli iptal davası açmalıdır. Bu süre hak düşürücü süredir. Geçirilmesi durumunda dava açma hakkı son bulur.

6)YÜRÜTMENİN DURDURULMASI ŞARTLARI NELERDİR?

İdari yargılamada yürütmenin durdurulmasına karar verilebilmesi için şu şartların gerçekleşmiş olması gerekir:
⦁ İdari işlemin uygulanması halinde telafisi güç veya imkânsız zararlar doğmalıdır.
⦁ İdari işlemin açıkça hukuka aykırı olması gerekir.
⦁ Yürütmeyi durdurma kararı verilmesinin davacı tarafından istenmesi gerekir.
⦁ Davalı idarenin savunmasının alınması gerekir veya savunma süresinin geçmesi gerekir. Ancak uygulanmakla etkisi tükenecek olan idari işlemler hakkında yürütmeyi durdurma kararı idarenin savunması alınmadan verilebilir. Ancak kamu görevlileri hakkında tesis edilen arama, naklen atama, görev ve unvan değişikliği, geçici veya sürekli görevlendirmelere ilişkin idari işlemler, uygulanmakla etkisi tükenecek olan idari işlemlerden sayılmaz.
⦁ Yürütmenin durdurulması kararı teminat karşılığında verilir. Ancak durumun gereklerine göre teminat aranmayadabilir.
⦁ Olağanüstü hallerde, kanunla yürütmenin durdurulması kararı verilmesi sınırlanabilir (AY m.125/6.)
Yukarıda sayılan şartların gerçekleşmesi halinde yürütmeyi durdurma kararı verip vermemek mahkemenin takdirindedir. Yürütmeyi durdurma kararı verilebilmesi için gereken koşullar sağlansa bile mahkeme yürütmeyi durdurma kararı vermek zorunda değildir. Yürütmeyi durdurma kararı gerekçeli olarak verilmektedir. Gerekçede ise idari işlemin hangi gerekçelerle hukuka aykırı olduğu veya olmadığı ve işlemin uygulanması halinde doğacak telafisi güç veya imkânsız zararların neler olduğunun belirtilmesi zorunludur.

7)GENEL CERRAHİ HASTALIKLARINA İLİŞKİN EMSAL KARARLAR

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2020/1971 E.  ,  2022/3675 K.” … Polis Meslek Eğitim Merkezi öğrencisi olan davacı tarafından, Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliği’nin (ETSŞY) Ek-3-4-A ve Ek-3-7-A maddesinde sayılan şartları taşımadığından bahisle “Polis Meslek Eğitim Merkezi Öğrenci Adayı Olamaz” kararı verilerek okul ile ilişiğinin kesilmesine ilişkin 03.01.2019 tarihli işlemin iptali istenilmiştir. … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında; POMEM sınavlarında başarılı olduğundan … Polis Meslek Eğitim Merkezi Müdürlüğü’ne … dönem geçici kaydı yapılan davacının sağlık durumunun Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliği’nin Ek-3-4-A ve Ek-3-7-A maddelerine uymadığından bahisle okuldan ilişiğinin kesildiği, uyuşmazlık konusu olayda; Mahkemenin 15.02.2019 tarihli kararıyla davacının sevk edildiği hakem hastane olarak belirlenen Dışkapı Yıldırım Beyazıt Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nce düzenlenen … tarihli ve … sayılı Sağlık Kurulu Raporunda, “fotorefraktif cerrahi geçirmiş, genel cerrahi ve dahiliye açısından sağlam” teşhisi konularak “Oybirliği ile Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliği’nin Ek-3-7-A, Ek-3-4-A’ya göre POMEM Öğrencisi olur.” kararı verildiği, bu durumda; ETSŞY’nin Ek-3 sayılı cetvelin 4/A ve 7/A diliminde yer alan sağlık şartlarını taşıdığının sağlık kurulu raporu ile tespit edilmiş olması karşısında mevzuat hükümleri uyarınca Polis Meslek Eğitim Merkezi öğrenciliğinin sona erdirilmesine ilişkin işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı” gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir. … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

 

 

 

RUH HASTALIKLARI NEDENİ İLE ELENEN BEKÇİ ADAYLARININ DAVA SÜRECİ

RUH HASTALIKLARI NEDENİ İLE ELENEN BEKÇİ ADAYLARININ DAVA SÜRECİ

 

ÇARŞI VE MAHALLE BEKÇİLİĞİNE ALIM VE GENEL OLARAK SAĞLIK ŞARTLARI

Genel kolluk kuvvetlerine yardımcı olmak üzere, emniyet ve jandarma teşkilatları bünyesinde silahlı bir kolluk olarak çarşı ve mahalle bekçileri istihdam edilir.
Çarşı ve mahalle bekçileri, görevli oldukları mülki sınırlar içerisinde halkın istirahat, sağlık ve selametini sağlamakla görevli ve yetkilidir.
Çarşı ve mahalle bekçisi olarak istihdam edileceklerde; 14/7/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 48 inci maddesinde sayılan genel şartlar ile İçişleri Bakanlığınca çıkarılan yönetmelikle belirlenen eğitim, yaş, sağlık ve fiziki yeterlilik gibi özel şartlar aranır.

1)ÇARŞI ve MAHALLE BEKÇİLİĞİ İÇİN ÖN SAĞLIK ŞARTLARI NELER OLMALIDIR?

Çarşı ve Mahalle Bekçiliği için bahsedilen ön sağlık şartları Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliğinde belirtilmektedir. Bu sağlık şartlarının en yüzeysel ve fiziksel olanları dış görünüşte önem arz eden birtakım ölçütlerdir. Ancak bunların yanında teşhis konulmuş olan hastalıklar da Bekçiliğe alınacak olan öğrencilerde değerlendirilmeye alınır. Bu hastalıklar tıbbi olarak kategorize edilmiş ve yine sözü geçen yönetmelikte bahsedilmiştir.

2)RUH HASTALIKLARINDA ARANAN ŞARTLAR NELERDİR?

Ruh hastalıkları için aranan şartlar 04.08.2003 Resmî Gazete tarihli ve 25189 Resmî Gazete sayılı Emniyet Sağlık Şartları Yönetmeliğinde belirtilmiştir.

Görüldüğü üzere Emniyet Sağlık Şartları Yönetmeliğinde ruh hastalıkları 11. Bölüm A, B, C ve D ve E başlıkları altında incelenmiş olup, belirli şartlarda ruh hastalıkları; Çarşı ve Mahalle Bekçisi olmaya engel iken bazı şartlarda ise değildir.

3)SAĞLIK ŞARTLARINDAN DOLAYI İLİŞİĞİ KESİLEN ADAYIN AÇACAĞI DAVADA GÖREVLİ MAHKEME NERESİDİR?

Sağlık kurulu raporu olumsuz olan adaylar 2577 sayılı ve 20/1/1982 Resmî Gazete tarihli İdari Yargılama Usulü Kanununa göre idare mahkemesine yürütme durdurma istemli iptal davası açmalıdır.

4)SAĞLIK ŞARTLARINDAN DOLAYI İLİŞİĞİ KESİLEN ADAYIN AÇACAĞI DAVADA YETKİLİ MAHKEME NERESİDİR?

Sağlık şartlarından dolayı ilişiği kesilen adayın açacağı dava 2577 sayılı ve 20/1/1982 Resmî Gazete tarihli İdari Yargılama Usulü Kanununun 32. maddesinin birinci fıkrasına göre “İdari Davalarda Genel Yetki başlığı altında” şu şekilde belirtilmektedir:
Madde 32 – 1. Göreve ilişkin hükümler saklı kalmak şartıyla bu Kanunda veya özel kanunlarda yetkili idare mahkemesinin gösterilmemiş olması halinde, yetkili idare mahkemesi, dava konusu olan idari işlemi veya idari sözleşmeyi yapan idari merciin bulunduğu yerdeki idare mahkemesidir.
Buna göre mevcut idari merciin olacağı yer ezcümle Bekçilik kurumlarının bulunduğu şehirdeki idare mahkemesi ilişiği kesilen adayın açacağı davada yetkili mahkemedir.

5)DAVA AÇMA SÜRESİ NEDİR?

Çarşı ve Mahalle Bekçiliği sınavında başarılı olan fakat eğitim gördüğü esnada sevk edildiği hastane raporları sonucu ilişikleri kesilen ve “Bekçi olamaz.” şeklinde rapor alan adaylar 2577 sayılı ve 20/1/1982 Resmî Gazete tarihli İdari Yargılama Usulü Kanununa göre 60 gün içinde, İdare Mahkemesine, yürütme durdurma istemli iptal davası açmalıdır. Bu süre hak düşürücü süredir. Geçirilmesi durumunda dava açma hakkı son bulur.

6)YÜRÜTMENİN DURDURULMASI ŞARTLARI NELERDİR?

İdari yargılamada yürütmenin durdurulmasına karar verilebilmesi için şu şartların gerçekleşmiş olması gerekir:
⦁ İdari işlemin uygulanması halinde telafisi güç veya imkânsız zararlar doğmalıdır.
⦁ İdari işlemin açıkça hukuka aykırı olması gerekir.
⦁ Yürütmeyi durdurma kararı verilmesinin davacı tarafından istenmesi gerekir.
⦁ Davalı idarenin savunmasının alınması gerekir veya savunma süresinin geçmesi gerekir. Ancak uygulanmakla etkisi tükenecek olan idari işlemler hakkında yürütmeyi durdurma kararı idarenin savunması alınmadan verilebilir. Ancak kamu görevlileri hakkında tesis edilen arama, naklen atama, görev ve unvan değişikliği, geçici veya sürekli görevlendirmelere ilişkin idari işlemler, uygulanmakla etkisi tükenecek olan idari işlemlerden sayılmaz.
⦁ Yürütmenin durdurulması kararı teminat karşılığında verilir. Ancak durumun gereklerine göre teminat aranmayadabilir.
⦁ Olağanüstü hallerde, kanunla yürütmenin durdurulması kararı verilmesi sınırlanabilir (AY m.125/6.)
Yukarıda sayılan şartların gerçekleşmesi halinde yürütmeyi durdurma kararı verip vermemek mahkemenin takdirindedir. Yürütmeyi durdurma kararı verilebilmesi için gereken koşullar sağlansa bile mahkeme yürütmeyi durdurma kararı vermek zorunda değildir. Yürütmeyi durdurma kararı gerekçeli olarak verilmektedir. Gerekçede ise idari işlemin hangi gerekçelerle hukuka aykırı olduğu veya olmadığı ve işlemin uygulanması halinde doğacak telafisi güç veya imkânsız zararların neler olduğunun belirtilmesi zorunludur.

7)RUH HASTALIKLARINA İLİŞKİN EMSAL KARARLAR

Danıştay 8. Daire Başkanlığı 2020/4891 E.  ,  2022/3544 K. “Erzincan Polis Meslek Eğitim Merkezi Müdürlüğü’ne öğrenci adayı olarak geçici kaydı yapılan davacı tarafından, hakkında düzenlenen sağlık kurulu raporunun Emniyet Genel Müdürlüğü Sağlık İşleri Daire Başkanlığı Sağlık Komisyonunca incelenmesi neticesinde, sağlık durumunun Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliğinde yer alan şartları taşımadığından bahisle okuldan ilişiğinin kesilmesine ilişkin 22/05/2019 tarihli işlemin iptaline karar verilmesi istenilmektedir.

 … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararında; 11/09/2019 tarihli ara kararı ile davacının hakem hastane olarak belirlenen Sağlık Bilimleri Üniversitesi Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne sevk edildiği, anılan Hastanede yapılan muayene ve tetkikler sonucu düzenlenen … tarihli ve … sayılı Sağlık Kurulu Raporunda, “Şahsın yapılan ruhsal değerlendirilmesi sonucunda halihazır durumu ilave geçmişte ruhsal bir hastalığı olmadığı, polis öğrencisi olabileceği tıbbi kanaatine varıldığı, öyküsünden nöroloji tarafından gerilim tipi baş ağrısı tanısıyla venlafaksin 37.5 MG/gün reçete edildiği, 2016 yılında yaygın anksiyete bozukluğu gerilim tipi baş ağrısı tanısı ile tekrar venlafaksin 37.5 MG/gün reçete edildiği, baş ağrısı oldukça kullandığı, e-nabız da Şubat 2015 tarihinde essitalopram reçete edildiği, Mart 2015’te venlafaksin başlandığı, en son Mayıs 2019’da venlafaksin reçete edildiği, psikiyatriye başvurusunun olmadığı, nöroloji ve aile hekimliği tarafından ilaçların reçete edildiğinin anlaşıldığı, 27/05/2019 tarihli Samsun EAH Epikriz raporunda sistemde mevcut olan antidepresan tedavilerin gerilim tipi baş ağrısı endikasyonu ile yazıldığı ancak ilaç alanında sıkıntı yaşandığından dolayı yaygın anksiyete bozukluğu tanısı ile girildiği, hastada yaygın anksiyete bozukluğu bulgularına rastlanmadığının belirtildiğinin görüldüğü…”, Tanı hanesinde; “Genel psikiyatrik muayene, başka yerde sınıflanmamış.(ruhsal açıdan sağlam)”, Karar hanesinde; “POMEM öğrencisi olur.” değerlendirmesine yer verildiği, anılan bilirkişi raporunun taraflara tebliğ edildiği, herhangi bir itirazda bulunulmadığından söz konusu raporun hükme esas alınabileceği sonucuna varıldığı, bu durumda, belirlenen hakem Hastane tarafından yapılan değerlendirmede davacının “POMEM öğrencisi olabileceği” tıbbi kanaatine varıldığı belirtildiğinden, davacının Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliği EK-3-11-A maddesindeki şartları taşımadığından bahisle Polis Meslek Eğitim Merkezi öğrencisi olamayacağı” gerekçesiyle ilişiğinin kesilmesine dair işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu Mahkeme kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

 

ROMATOLOJİ HASTALIKLARI NEDENİ İLE ELENEN BEKÇİ ADAYLARININ DAVA SÜRECİ

ROMATOLOJİ HASTALIKLARI NEDENİ İLE ELENEN BEKÇİ ADAYLARININ DAVA SÜRECİ

 

ÇARŞI VE MAHALLE BEKÇİLİĞİNE ALIM VE GENEL OLARAK SAĞLIK ŞARTLARI

Genel kolluk kuvvetlerine yardımcı olmak üzere, emniyet ve jandarma teşkilatları bünyesinde silahlı bir kolluk olarak çarşı ve mahalle bekçileri istihdam edilir.
Çarşı ve mahalle bekçileri, görevli oldukları mülki sınırlar içerisinde halkın istirahat, sağlık ve selametini sağlamakla görevli ve yetkilidir.
Çarşı ve mahalle bekçisi olarak istihdam edileceklerde; 14/7/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 48 inci maddesinde sayılan genel şartlar ile İçişleri Bakanlığınca çıkarılan yönetmelikle belirlenen eğitim, yaş, sağlık ve fiziki yeterlilik gibi özel şartlar aranır.

1)ÇARŞI ve MAHALLE BEKÇİLİĞİ İÇİN ÖN SAĞLIK ŞARTLARI NELER OLMALIDIR?

Çarşı ve Mahalle Bekçiliği için bahsedilen ön sağlık şartları Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliğinde belirtilmektedir. Bu sağlık şartlarının en yüzeysel ve fiziksel olanları dış görünüşte önem arz eden birtakım ölçütlerdir. Ancak bunların yanında teşhis konulmuş olan hastalıklar da Bekçiliğe alınacak olan öğrencilerde değerlendirilmeye alınır. Bu hastalıklar tıbbi olarak kategorize edilmiş ve yine sözü geçen yönetmelikte bahsedilmiştir.

2)ROMATOLOJİ HASTALIKLARINDA ARANAN ŞARTLAR NELERDİR?

Romatoloji hastalıkları için aranan şartlar 04.08.2003 Resmî Gazete tarihli ve 25189 Resmî Gazete sayılı Emniyet Sağlık Şartları Yönetmeliğinde belirtilmiştir.

Görüldüğü üzere Emniyet Sağlık Şartları Yönetmeliğinde genel romatoloji hastalıkları 2. Bölüm A, B, C ve D ve E başlıkları altında incelenmiş olup, belirli şartlarda romatoloji hastalıkları; Çarşı ve Mahalle Bekçisi olmaya engel iken bazı şartlarda ise değildir.

3)SAĞLIK ŞARTLARINDAN DOLAYI İLİŞİĞİ KESİLEN ADAYIN AÇACAĞI DAVADA GÖREVLİ MAHKEME NERESİDİR?

Sağlık kurulu raporu olumsuz olan adaylar 2577 sayılı ve 20/1/1982 Resmî Gazete tarihli İdari Yargılama Usulü Kanununa göre idare mahkemesine yürütme durdurma istemli iptal davası açmalıdır.

4)SAĞLIK ŞARTLARINDAN DOLAYI İLİŞİĞİ KESİLEN ADAYIN AÇACAĞI DAVADA YETKİLİ MAHKEME NERESİDİR?

Sağlık şartlarından dolayı ilişiği kesilen adayın açacağı dava 2577 sayılı ve 20/1/1982 Resmî Gazete tarihli İdari Yargılama Usulü Kanununun 32. maddesinin birinci fıkrasına göre “İdari Davalarda Genel Yetki başlığı altında” şu şekilde belirtilmektedir:
Madde 32 – 1. Göreve ilişkin hükümler saklı kalmak şartıyla bu Kanunda veya özel kanunlarda yetkili idare mahkemesinin gösterilmemiş olması halinde, yetkili idare mahkemesi, dava konusu olan idari işlemi veya idari sözleşmeyi yapan idari merciin bulunduğu yerdeki idare mahkemesidir.
Buna göre mevcut idari merciin olacağı yer ezcümle Bekçilik kurumlarının bulunduğu şehirdeki idare mahkemesi ilişiği kesilen adayın açacağı davada yetkili mahkemedir.

5)DAVA AÇMA SÜRESİ NEDİR?

Çarşı ve Mahalle Bekçiliği sınavında başarılı olan fakat eğitim gördüğü esnada sevk edildiği hastane raporları sonucu ilişikleri kesilen ve “Bekçi olamaz.” şeklinde rapor alan adaylar 2577 sayılı ve 20/1/1982 Resmî Gazete tarihli İdari Yargılama Usulü Kanununa göre 60 gün içinde, İdare Mahkemesine, yürütme durdurma istemli iptal davası açmalıdır. Bu süre hak düşürücü süredir. Geçirilmesi durumunda dava açma hakkı son bulur.

6)YÜRÜTMENİN DURDURULMASI ŞARTLARI NELERDİR?

İdari yargılamada yürütmenin durdurulmasına karar verilebilmesi için şu şartların gerçekleşmiş olması gerekir:
⦁ İdari işlemin uygulanması halinde telafisi güç veya imkânsız zararlar doğmalıdır.
⦁ İdari işlemin açıkça hukuka aykırı olması gerekir.
⦁ Yürütmeyi durdurma kararı verilmesinin davacı tarafından istenmesi gerekir.
⦁ Davalı idarenin savunmasının alınması gerekir veya savunma süresinin geçmesi gerekir. Ancak uygulanmakla etkisi tükenecek olan idari işlemler hakkında yürütmeyi durdurma kararı idarenin savunması alınmadan verilebilir. Ancak kamu görevlileri hakkında tesis edilen arama, naklen atama, görev ve unvan değişikliği, geçici veya sürekli görevlendirmelere ilişkin idari işlemler, uygulanmakla etkisi tükenecek olan idari işlemlerden sayılmaz.
⦁ Yürütmenin durdurulması kararı teminat karşılığında verilir. Ancak durumun gereklerine göre teminat aranmayadabilir.
⦁ Olağanüstü hallerde, kanunla yürütmenin durdurulması kararı verilmesi sınırlanabilir (AY m.125/6.)
Yukarıda sayılan şartların gerçekleşmesi halinde yürütmeyi durdurma kararı verip vermemek mahkemenin takdirindedir. Yürütmeyi durdurma kararı verilebilmesi için gereken koşullar sağlansa bile mahkeme yürütmeyi durdurma kararı vermek zorunda değildir. Yürütmeyi durdurma kararı gerekçeli olarak verilmektedir. Gerekçede ise idari işlemin hangi gerekçelerle hukuka aykırı olduğu veya olmadığı ve işlemin uygulanması halinde doğacak telafisi güç veya imkânsız zararların neler olduğunun belirtilmesi zorunludur.

7)ROMATOLOJİ HASTALIKLARINA İLİŞKİN EMSAL KARARLAR

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2020/1953 E.  ,  2022/2788 K.” Davacı tarafından, Sağlık Kurulu Raporu’nun olumsuz olduğundan bahisle Emniyet Genel Müdürlüğü Sağlık İşleri Daire Başkanlığı Sağlık Komisyonu’nca Polis Meslek Eğitim Merkezi (POMEM) öğrencisi olamayacağı yönünde karar verilerek … tarihli Başkanlık Olur’u ile POMEM öğrenciliğinden ilişiğinin kesilmesine ilişkin işlemin iptali istenilmiştir.
…. İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında; davacının sağlık durumunun tespiti amacıyla Mahkemenin … tarihli ara kararıyla, davacının hakem hastane olarak belirlenen … Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne sevk edilerek rapor alınmasına karar verilmiş olup, anılan Hastanece düzenlenen 06/07/2018 tarih ve 1175 sayılı raporda davacı hakkında “Ankilozan spondilit (radyolojik olarak aktif)” tanısı konularak Polis Meslek Eğitim Merkezi Öğrencisi Olamaz.” şeklinde karar verildiği; bu durumda, hakem hastane olarak belirlenen Ankara Dışkapı Yıldırım Beyazıt Eğitim ve Araştırma Hastanesi Sağlık Kurulu Raporuna göre, Polis Meslek Eğitim Merkezi öğrencisi olmasını engelleyen durumun bulunduğu anlaşılan davacının, Polis Meslek Eğitim Merkezi öğrencisi olamayacağına yönelik dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.  … Bölge İdare Mahkemesi …. İdari Dava Dairesince yapılan … tarih ve ….. esas sayılı ara kararı ve … tarih ve …. esas sayılı ara kararı ile … Üniversitesi Hastanesi’nden talep edilen Sağlık Kurulu Raporunun düzenlenmesinin bu defa Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden talep edildiği, … Üniversitesi Tıp Fakültesi İbni Sina Araştırma ve Uygulama Hastanesi tarafından düzenlenen … tarih ve …. sayılı Durum Bildirir Sağlık Kurulu Raporunda, “… hastada bel, sırt ve boyun ağrısı, periferik eklem yakınması, sabah tutukluğu yoktur. Fizik muayenesinde hassas veya şiş eklemi olmayıp, FABER ve FADIR testleri doğaldır. Laboratuvar tetkiklerinde sedimentasyon hızı ve CRP normal. … negatiftir. Sakroiliak eklem grafisinde eklem aralıkları açık izlenmiştir. 22/11/2019 tarihinde … Üniversitesi Tıp Fakültesi MRG ünitesinde yapılan sakroiliak MRG incelemesinde, … Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde de yapılan görüntülemeye benzer şekilde ASAS kriterlerine göre aktif sakroiliit bulgusu izlenmemiştir. Kişide mevcut öykü, fizik muayene, laboratuvar ve radyolojik bulgular ile bu aşamada Ankilozan Spondilit dahil Romatolojik hastalık düşünülmemiştir. Gerek 04/08/2003 tarihli ve 25189 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan mülga Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliği ve gerekse de 03/01/2018 tarih ve 30290 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliği hükümleri uyarınca Romatolojik açıdan Polis Meslek Eğitim Merkezi (POMEM) öğrencisi olabileceğine karar verilmiştir.” yönünde kanaat belirtildiği; bu durumda, Dairece hakem hastane olarak belirlenen Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi İbni Sina Araştırma ve Uygulama Hastanesi tarafından düzenlenen sağlık kurulu raporu doğrultusunda, davacının gerek sınava girdiği tarih itibariyle yürürlükte bulunan 04/08/2003 tarihli Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliği hükümlerine göre ve gerekse de dava konusu işlemin tesis edildiği tarih itibariyle yürürlükte bulunan 03/01/2018 tarihli Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliği’nin romatoloji sağlık şartlarını düzenleyen Ek-3-2-A maddesinde belirtilen sağlık şartlarını taşıdığı sonucuna varıldığından, adı geçenin sağlık şartını taşımadığından”
bahisle öğrencilikle ilişiğinin kesilmesine ilişkin işlemde mevzuat hükümlerine uygunluk, aksi yöndeki mahkeme kararında ise hukuki isabet görülmediğinden davacı vekilince yapılan istinaf başvurusunun kabulüne, başvuruya konu mahkeme kararının kaldırılmasına; dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

 

 

ORTOPEDİ ve TRAVMATOLOJİ HASTALIKLARI NEDENİ İLE ELENEN BEKÇİ ADAYLARININ DAVA SÜRECİ

ORTOPEDİ ve TRAVMATOLOJİ HASTALIKLARI NEDENİ İLE ELENEN BEKÇİ ADAYLARININ DAVA SÜRECİ

 

ÇARŞI VE MAHALLE BEKÇİLİĞİNE ALIM VE GENEL OLARAK SAĞLIK ŞARTLARI

Genel kolluk kuvvetlerine yardımcı olmak üzere, emniyet ve jandarma teşkilatları bünyesinde silahlı bir kolluk olarak çarşı ve mahalle bekçileri istihdam edilir.
Çarşı ve mahalle bekçileri, görevli oldukları mülki sınırlar içerisinde halkın istirahat, sağlık ve selametini sağlamakla görevli ve yetkilidir.
Çarşı ve mahalle bekçisi olarak istihdam edileceklerde; 14/7/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 48 inci maddesinde sayılan genel şartlar ile İçişleri Bakanlığınca çıkarılan yönetmelikle belirlenen eğitim, yaş, sağlık ve fiziki yeterlilik gibi özel şartlar aranır.

1)ÇARŞI ve MAHALLE BEKÇİLİĞİ İÇİN ÖN SAĞLIK ŞARTLARI NELER OLMALIDIR?

Çarşı ve Mahalle Bekçiliği için bahsedilen ön sağlık şartları Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliğinde belirtilmektedir. Bu sağlık şartlarının en yüzeysel ve fiziksel olanları dış görünüşte önem arz eden birtakım ölçütlerdir. Ancak bunların yanında teşhis konulmuş olan hastalıklar da Bekçiliğe alınacak olan öğrencilerde değerlendirilmeye alınır. Bu hastalıklar tıbbi olarak kategorize edilmiş ve yine sözü geçen yönetmelikte bahsedilmiştir.

2)ORTOPEDİ VE TRAVMATOLOJİ HASTALIKLARINDA ARANAN ŞARTLAR NELERDİR?

Ortopedi ve travmatoloji hastalıkları için aranan şartlar 04.08.2003 Resmî Gazete tarihli ve 25189 Resmî Gazete sayılı Emniyet Sağlık Şartları Yönetmeliğinde belirtilmiştir.

 

Görüldüğü üzere Emniyet Sağlık Şartları Yönetmeliğinde ortopedi ve travmatoloji hastalıkları 9. Bölüm A, B, C ve D ve E başlıkları altında incelenmiş olup, belirli şartlarda ortopedi ve travmatoloji hastalıkları; Çarşı ve Mahalle Bekçisi olmaya engel iken bazı şartlarda ise değildir.

3)SAĞLIK ŞARTLARINDAN DOLAYI İLİŞİĞİ KESİLEN ADAYIN AÇACAĞI DAVADA GÖREVLİ MAHKEME NERESİDİR?

Sağlık kurulu raporu olumsuz olan adaylar 2577 sayılı ve 20/1/1982 Resmî Gazete tarihli İdari Yargılama Usulü Kanununa göre idare mahkemesine yürütme durdurma istemli iptal davası açmalıdır.

4)SAĞLIK ŞARTLARINDAN DOLAYI İLİŞİĞİ KESİLEN ADAYIN AÇACAĞI DAVADA YETKİLİ MAHKEME NERESİDİR?

Sağlık şartlarından dolayı ilişiği kesilen adayın açacağı dava 2577 sayılı ve 20/1/1982 Resmî Gazete tarihli İdari Yargılama Usulü Kanununun 32. maddesinin birinci fıkrasına göre “İdari Davalarda Genel Yetki başlığı altında” şu şekilde belirtilmektedir:
Madde 32 – 1. Göreve ilişkin hükümler saklı kalmak şartıyla bu Kanunda veya özel kanunlarda yetkili idare mahkemesinin gösterilmemiş olması halinde, yetkili idare mahkemesi, dava konusu olan idari işlemi veya idari sözleşmeyi yapan idari merciin bulunduğu yerdeki idare mahkemesidir.
Buna göre mevcut idari merciin olacağı yer ezcümle Bekçilik kurumlarının bulunduğu şehirdeki idare mahkemesi ilişiği kesilen adayın açacağı davada yetkili mahkemedir.

5)DAVA AÇMA SÜRESİ NEDİR?

Çarşı ve Mahalle Bekçiliği sınavında başarılı olan fakat eğitim gördüğü esnada sevk edildiği hastane raporları sonucu ilişikleri kesilen ve “Bekçi olamaz.” şeklinde rapor alan adaylar 2577 sayılı ve 20/1/1982 Resmî Gazete tarihli İdari Yargılama Usulü Kanununa göre 60 gün içinde, İdare Mahkemesine, yürütme durdurma istemli iptal davası açmalıdır. Bu süre hak düşürücü süredir. Geçirilmesi durumunda dava açma hakkı son bulur.

6)YÜRÜTMENİN DURDURULMASI ŞARTLARI NELERDİR?

İdari yargılamada yürütmenin durdurulmasına karar verilebilmesi için şu şartların gerçekleşmiş olması gerekir:
⦁ İdari işlemin uygulanması halinde telafisi güç veya imkânsız zararlar doğmalıdır.
⦁ İdari işlemin açıkça hukuka aykırı olması gerekir.
⦁ Yürütmeyi durdurma kararı verilmesinin davacı tarafından istenmesi gerekir.
⦁ Davalı idarenin savunmasının alınması gerekir veya savunma süresinin geçmesi gerekir. Ancak uygulanmakla etkisi tükenecek olan idari işlemler hakkında yürütmeyi durdurma kararı idarenin savunması alınmadan verilebilir. Ancak kamu görevlileri hakkında tesis edilen arama, naklen atama, görev ve unvan değişikliği, geçici veya sürekli görevlendirmelere ilişkin idari işlemler, uygulanmakla etkisi tükenecek olan idari işlemlerden sayılmaz.
⦁ Yürütmenin durdurulması kararı teminat karşılığında verilir. Ancak durumun gereklerine göre teminat aranmayadabilir.
⦁ Olağanüstü hallerde, kanunla yürütmenin durdurulması kararı verilmesi sınırlanabilir (AY m.125/6.)
Yukarıda sayılan şartların gerçekleşmesi halinde yürütmeyi durdurma kararı verip vermemek mahkemenin takdirindedir. Yürütmeyi durdurma kararı verilebilmesi için gereken koşullar sağlansa bile mahkeme yürütmeyi durdurma kararı vermek zorunda değildir. Yürütmeyi durdurma kararı gerekçeli olarak verilmektedir. Gerekçede ise idari işlemin hangi gerekçelerle hukuka aykırı olduğu veya olmadığı ve işlemin uygulanması halinde doğacak telafisi güç veya imkânsız zararların neler olduğunun belirtilmesi zorunludur.

7)ORTOPEDİ VE TRAVMATOLOJİ HASTALIKLARINA İLİŞKİN EMSAL KARARLAR

Danıştay 8. Daire Başkanlığı 2020/1959 E. ,  2022/4149 K.Davacının davalı idarece sevk edildiği, Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi sağlık kurulunca düzenlenen … tarihli ve … sayılı raporda; “sol ayakta halluks valgus deformesi. X-ray: sol halluks valgus, tailor’s bunion, pes planus Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliği 9. Ortopedi ve Travmatoloji kısmı B bendi 9-c bendine uyar. Polis meslek eğitim merkezi öğrencisi olamaz.” kanaatinin bildirildiği, akabinde söz konusu raporun sağlık komisyonunca incelenmesi neticesinde davacının mevcut sağlık durumunun Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliğinin Ek-3-9-A maddesine (halluks valgus) uymadığına karar verildiği görülmektedir. İdare Mahkemesince, davacının sevk edildiği Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesinin … tarih ve … sayılı sağlık kurulu raporunda ise; “tanı bölümünde: düz taban (pes planus) kazanılmış, ortopedi heyet polikliniği bölümünde; ayak basarak yan grafilerde kalkaneal yükseklik açısı sağda 16 solda 13 derecedir, talus naviküler 1. metatarstan geçen hat her iki tarafta açıklığı yukarı bakan açılanma göstermektedir belirgin tarsal dejenerasyon bulgusu saptanmamıştır, karar bölümünde: ortopedik açıdan ETSŞY Ek-3-9-A-3 maddesi yönünden sağlam kabul edilir, POMEM öğrencisi olur.” kararına yer verildiği ve İdare Mahkemesince bu rapor esas alınarak dava konusu işlemin iptaline karar verildiği görülmektedir.
Davalı idarece davacının ilişiğinin “halluks valgus” rahatsızlığı nedeniyle kesilmesine karşın hakem hastane raporunda davacıda bu hastalığın bulunup bulunmadığı yönünden herhangi bir değerlendirmenin yer almadığı görüldüğünden eksik hakem hastane raporuna dayanılarak verilen kararda hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Bu durumda davacının hakem hastaneye yeniden sevki yapılarak, davacı da “halluks valgus” rahatsızlığı bulunup bulunmadığı hususu açıklığa kavuşturularak durumunun dava konusu işlemin tesis edildiği dönemde yürürlükte olan 03/01/2018 tarihli Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliği ve 29/09/2019 tarihinde Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliği’nin eklerinde yapılan değişiklikler çerçevesinde değerlendirilerek yeniden bir karar verilmesi gerektiğinden, … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin kararında hukuki isabet bulunmamaktadır. “
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulüne ve bölge idare mahkemesinin kararının bozulmasına karar verilmiştir.

KARDİYOLOJİ HASTALIKLARI NEDENİ İLE ELENEN BEKÇİ ADAYLARININ DAVA SÜRECİ

KARDİYOLOJİ HASTALIKLARI NEDENİ İLE ELENEN BEKÇİ ADAYLARININ DAVA SÜRECİ

 

ÇARŞI VE MAHALLE BEKÇİLİĞİNE ALIM VE GENEL OLARAK SAĞLIK ŞARTLARI

Genel kolluk kuvvetlerine yardımcı olmak üzere, emniyet ve jandarma teşkilatları bünyesinde silahlı bir kolluk olarak çarşı ve mahalle bekçileri istihdam edilir.
Çarşı ve mahalle bekçileri, görevli oldukları mülki sınırlar içerisinde halkın istirahat, sağlık ve selametini sağlamakla görevli ve yetkilidir.
Çarşı ve mahalle bekçisi olarak istihdam edileceklerde; 14/7/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 48 inci maddesinde sayılan genel şartlar ile İçişleri Bakanlığınca çıkarılan yönetmelikle belirlenen eğitim, yaş, sağlık ve fiziki yeterlilik gibi özel şartlar aranır.

1)ÇARŞI ve MAHALLE BEKÇİLİĞİ İÇİN ÖN SAĞLIK ŞARTLARI NELER OLMALIDIR?

Çarşı ve Mahalle Bekçiliği için bahsedilen ön sağlık şartları Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliğinde belirtilmektedir. Bu sağlık şartlarının en yüzeysel ve fiziksel olanları dış görünüşte önem arz eden birtakım ölçütlerdir. Ancak bunların yanında teşhis konulmuş olan hastalıklar da Bekçiliğe alınacak olan öğrencilerde değerlendirilmeye alınır. Bu hastalıklar tıbbi olarak kategorize edilmiş ve yine sözü geçen yönetmelikte bahsedilmiştir.

2)KARDİYOLOJİ HASTALIKLARINDA ARANAN ŞARTLAR NELERDİR?

Kardiyoloji hastalıkları için aranan şartlar 04.08.2003 Resmî Gazete tarihli ve 25189 Resmî Gazete sayılı Emniyet Sağlık Şartları Yönetmeliğinde belirtilmiştir.

 

Görüldüğü üzere Emniyet Sağlık Şartları Yönetmeliğinde genel kardiyoloji hastalıkları 3. Bölüm A, B, C ve D ve E başlıkları altında incelenmiş olup, belirli şartlarda kardiyoloji hastalıkları; Çarşı ve Mahalle Bekçisi olmaya engel iken bazı şartlarda ise değildir.

3)SAĞLIK ŞARTLARINDAN DOLAYI İLİŞİĞİ KESİLEN ADAYIN AÇACAĞI DAVADA GÖREVLİ MAHKEME NERESİDİR?

Sağlık kurulu raporu olumsuz olan adaylar 2577 sayılı ve 20/1/1982 Resmî Gazete tarihli İdari Yargılama Usulü Kanununa göre idare mahkemesine yürütme durdurma istemli iptal davası açmalıdır.

4)SAĞLIK ŞARTLARINDAN DOLAYI İLİŞİĞİ KESİLEN ADAYIN AÇACAĞI DAVADA YETKİLİ MAHKEME NERESİDİR?

Sağlık şartlarından dolayı ilişiği kesilen adayın açacağı dava 2577 sayılı ve 20/1/1982 Resmî Gazete tarihli İdari Yargılama Usulü Kanununun 32. maddesinin birinci fıkrasına göre “İdari Davalarda Genel Yetki başlığı altında” şu şekilde belirtilmektedir:
Madde 32 – 1. Göreve ilişkin hükümler saklı kalmak şartıyla bu Kanunda veya özel kanunlarda yetkili idare mahkemesinin gösterilmemiş olması halinde, yetkili idare mahkemesi, dava konusu olan idari işlemi veya idari sözleşmeyi yapan idari merciin bulunduğu yerdeki idare mahkemesidir.
Buna göre mevcut idari merciin olacağı yer ezcümle Bekçilik kurumlarının bulunduğu şehirdeki idare mahkemesi ilişiği kesilen adayın açacağı davada yetkili mahkemedir.

5)DAVA AÇMA SÜRESİ NEDİR?

Çarşı ve Mahalle Bekçiliği sınavında başarılı olan fakat eğitim gördüğü esnada sevk edildiği hastane raporları sonucu ilişikleri kesilen ve “Bekçi olamaz.” şeklinde rapor alan adaylar 2577 sayılı ve 20/1/1982 Resmî Gazete tarihli İdari Yargılama Usulü Kanununa göre 60 gün içinde, İdare Mahkemesine, yürütme durdurma istemli iptal davası açmalıdır. Bu süre hak düşürücü süredir. Geçirilmesi durumunda dava açma hakkı son bulur.

6)YÜRÜTMENİN DURDURULMASI ŞARTLARI NELERDİR?

İdari yargılamada yürütmenin durdurulmasına karar verilebilmesi için şu şartların gerçekleşmiş olması gerekir:
⦁ İdari işlemin uygulanması halinde telafisi güç veya imkânsız zararlar doğmalıdır.
⦁ İdari işlemin açıkça hukuka aykırı olması gerekir.
⦁ Yürütmeyi durdurma kararı verilmesinin davacı tarafından istenmesi gerekir.
⦁ Davalı idarenin savunmasının alınması gerekir veya savunma süresinin geçmesi gerekir. Ancak uygulanmakla etkisi tükenecek olan idari işlemler hakkında yürütmeyi durdurma kararı idarenin savunması alınmadan verilebilir. Ancak kamu görevlileri hakkında tesis edilen arama, naklen atama, görev ve unvan değişikliği, geçici veya sürekli görevlendirmelere ilişkin idari işlemler, uygulanmakla etkisi tükenecek olan idari işlemlerden sayılmaz.
⦁ Yürütmenin durdurulması kararı teminat karşılığında verilir. Ancak durumun gereklerine göre teminat aranmayadabilir.
⦁ Olağanüstü hallerde, kanunla yürütmenin durdurulması kararı verilmesi sınırlanabilir (AY m.125/6.)
Yukarıda sayılan şartların gerçekleşmesi halinde yürütmeyi durdurma kararı verip vermemek mahkemenin takdirindedir. Yürütmeyi durdurma kararı verilebilmesi için gereken koşullar sağlansa bile mahkeme yürütmeyi durdurma kararı vermek zorunda değildir. Yürütmeyi durdurma kararı gerekçeli olarak verilmektedir. Gerekçede ise idari işlemin hangi gerekçelerle hukuka aykırı olduğu veya olmadığı ve işlemin uygulanması halinde doğacak telafisi güç veya imkânsız zararların neler olduğunun belirtilmesi zorunludur.

7)GENEL CERRAHİ HASTALIKLARINA İLİŞKİN EMSAL KARARLAR

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2020/1330 E.  ,  2022/2197 K.” Davacının ilk olarak davalı idarece sevk edildiği Esenyurt Devlet Hastanesinin … tarih ve … sayılı sağlık raporunda; teşhis hanesinde; “sağ bilekte ve sağ dirsekte vitiligo” karar hanesinde; ” POMEM öğrenci adayı olamaz” ibaresine yer verildiği yine davacının sevk edildiği Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesinin … tarih ve … sayılı sağlık kurulu raporunda; tanı hanesinde; mitral valv prolapsusu hafif mitral yetmezlik karar hanesinde; ” Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliği Ek-3-3-B-4-a uyar. POMEM öğrencisi olamaz” ibaresine yer verilmesi üzerine davalı idarece Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliği Ek-3-3-A ve Ek-3-12-A maddeleri gereği davacının Polis Meslek Eğitim Merkezinden ilişiğinin kesilmesine karar verilmiştir.
İdare Mahkemesince, 11/01/2019 tarihli ara karar ile Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliği’ne göre davacının POMEM öğrencisi olup olamayacağının belirlenmesi amacıyla hakem hastane olarak belirlenen Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesine sevk edilmesi üzerine ilgili hastanece düzenlenen … tarih ve … sayılı sağlık kurulu raporunda; karar hanesinde; “Cildiye: sağ bilek iç yüzünden başlayıp ön kol, koltuk altı, sağ memeye uzanan değişik çapta depigmente makülleri mevcut Nevüs depigmentozus ile uyumludur. Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliği Ek-3-12-A-1’e girer. Kardiyoloji: Eko: mvp ef: normal Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliği Ek-3-3-B-4-a’ya girer Polis Meslek Eğitim Merkezi Öğrencisi olamaz” ibaresine yer verilmesi üzerine, İdare Mahkemesince davacının durumunun Polis Meslek Eğitim Merkezine başvuru yaptığı dönemde yürürlükte olan 04/08/2003 tarihli Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliği çerçevesinde değerlendirilmediği gerekçesiyle hakem hastaneden ek rapor talep edilmiş, hakem hastanece düzenlenen … tarihli ve … sayılı ek raporun karar hanesinde; ” Kardiyoloji: ekg nsr eko ef normal Polis Meslek Eğitim Merkezi Öğrencisi olur. Cildiye:…… klinik bulgusuna dayanılarak lezyon vitiligo uyumlu değildir….. Polis Meslek Eğitim Merkezi öğrencisi olmasında sakınca yoktur.” tespitlerine yer verilmiştir.
Öte yandan istinaf aşamasında … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince 31/10/2019 tarihli ara karar ile davacı hakem hastane olarak belirlenen Ankara Şehir Hastanesine sevk edilmiş bu hastanece hazırlanan … tarih ve … sayılı sağlık kurulu raporunda; klinik bulgular hanesinde; “Hasta değerlendirildi. Sağ bilek iç yüzünde yaklaşık 5×8 cm çaplı hipopigmente yama tarzı lezyon mevcut hasta 5 metre uzaktan bakılarak değerlendirildi. Eşgal belirleyici değildir.” karar hanesinde; Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliği Ek-3-12-A’ya uyar. POMEM öğrencisi olur.” ibaresine yer verildiği görülmüştür.
Dosyada yer alan sağlık kurulu raporlarının değerlendirilmesi sonucunda, davacının ilişiğinin Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliği’nin Ek-3-3-A maddesinde düzenlenen “mitral valv prolapsusu ve hafif mitral yetmezlik” rahatsızlığı ve yine aynı Yönetmeliğin Ek-3-12-A maddesinde düzenlenen “vitiligo” rahatsızlığı nedeniyle kesilmiş olduğu, davacının İdare Mahkemesince sevk edildiği Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesinin … tarih ve … sayılı sağlık kurulu raporunda; “kardiyoloji: Eko: mvp ef: normal Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliği Ek-3-3-B-4-a’ya girer Polis Meslek Eğitim Merkezi Öğrencisi olamaz” ibaresine yer verildiği buna karşın aynı hastanece hazırlanan … tarihli ve … sayılı ek sağlık kurulu raporunda; “Kardiyoloji: ekg nsr eko ef normal Polis Meslek Eğitim Merkezi Öğrencisi olur.” ibresine yer verildiği ilk raporda mvp (mitral valv prolapsusu) rahatsızlığından bahsedilmesine karşın ek raporda bu rahatsızlıktan bahsedilmediği yine istinaf aşamasında … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince hakem hastane olarak belirlenen Ankara Şehir Hastanesi raporunda da davacının sadece cilt rahatsızlığı yönünden değerlendirildiği “mitral valv prolapsusu ve hafif mitral yetmezlik” rahatsızlığı yönünde ise değerlendirilmediği görülmüştür.
Bu durumda davacının hakem hastaneye yeniden sevki yapılarak, “mitral valv prolapsusu ve mitral yetmezlik” rahatsızlığı yönünden durumunun Polis Meslek Eğitim Merkezine başvuru yaptığı dönemde ki 04/08/2003 tarihli Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliği, dava konusu işlemin tesis edildiği dönemde yürürlükte olan 03/01/2018 tarihli Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliği ve 29/09/2019 tarihinde Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliği’nin eklerinde yapılan değişiklikler çerçevesinde değerlendirilerek yeniden bir karar verilmesi gerektiğinden, … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulüne, bölge idare mahkemesinin kararının bozulmasına karar verilmiştir.

 

 

 

KULAK, BURUN, BOĞAZ ve AĞIZ, DİŞ HASTALIKLARI NEDENİ İLE ELENEN BEKÇİ ADAYLARININ DAVA SÜRECİ

KULAK, BURUN, BOĞAZ ve AĞIZ, DİŞ HASTALIKLARI NEDENİ İLE ELENEN BEKÇİ ADAYLARININ DAVA SÜRECİ

 

ÇARŞI VE MAHALLE BEKÇİLİĞİNE ALIM VE GENEL OLARAK SAĞLIK ŞARTLARI

Genel kolluk kuvvetlerine yardımcı olmak üzere, emniyet ve jandarma teşkilatları bünyesinde silahlı bir kolluk olarak çarşı ve mahalle bekçileri istihdam edilir.
Çarşı ve mahalle bekçileri, görevli oldukları mülki sınırlar içerisinde halkın istirahat, sağlık ve selametini sağlamakla görevli ve yetkilidir.
Çarşı ve mahalle bekçisi olarak istihdam edileceklerde; 14/7/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 48 inci maddesinde sayılan genel şartlar ile İçişleri Bakanlığınca çıkarılan yönetmelikle belirlenen eğitim, yaş, sağlık ve fiziki yeterlilik gibi özel şartlar aranır.

1)ÇARŞI ve MAHALLE BEKÇİLİĞİ İÇİN ÖN SAĞLIK ŞARTLARI NELER OLMALIDIR?

Çarşı ve Mahalle Bekçiliği için bahsedilen ön sağlık şartları Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliğinde belirtilmektedir. Bu sağlık şartlarının en yüzeysel ve fiziksel olanları dış görünüşte önem arz eden birtakım ölçütlerdir. Ancak bunların yanında teşhis konulmuş olan hastalıklar da Bekçiliğe alınacak olan öğrencilerde değerlendirilmeye alınır. Bu hastalıklar tıbbi olarak kategorize edilmiş ve yine sözü geçen yönetmelikte bahsedilmiştir.

2)GÖZ HASTALIKLARINDA ARANAN ŞARTLAR NELERDİR?

Göz hastalıkları için aranan şartlar 04.08.2003 Resmî Gazete tarihli ve 25189 Resmî Gazete sayılı Emniyet Sağlık Şartları Yönetmeliğinde belirtilmiştir.

 

Görüldüğü üzere Emniyet Sağlık Şartları Yönetmeliğinde kulak burun boğaz hastalıkları 6. Bölüm A, B, C ve D ve E başlıkları altında incelenmiş olup, belirli şartlarda kulak burun boğaz hastalıkları; Çarşı ve Mahalle Bekçisi olmaya engel iken bazı şartlarda ise değildir.

3)SAĞLIK ŞARTLARINDAN DOLAYI İLİŞİĞİ KESİLEN ADAYIN AÇACAĞI DAVADA GÖREVLİ MAHKEME NERESİDİR?

Sağlık kurulu raporu olumsuz olan adaylar 2577 sayılı ve 20/1/1982 Resmî Gazete tarihli İdari Yargılama Usulü Kanununa göre idare mahkemesine yürütme durdurma istemli iptal davası açmalıdır.

4)SAĞLIK ŞARTLARINDAN DOLAYI İLİŞİĞİ KESİLEN ADAYIN AÇACAĞI DAVADA YETKİLİ MAHKEME NERESİDİR?

Sağlık şartlarından dolayı ilişiği kesilen adayın açacağı dava 2577 sayılı ve 20/1/1982 Resmî Gazete tarihli İdari Yargılama Usulü Kanununun 32. maddesinin birinci fıkrasına göre “İdari Davalarda Genel Yetki başlığı altında” şu şekilde belirtilmektedir:
Madde 32 – 1. Göreve ilişkin hükümler saklı kalmak şartıyla bu Kanunda veya özel kanunlarda yetkili idare mahkemesinin gösterilmemiş olması halinde, yetkili idare mahkemesi, dava konusu olan idari işlemi veya idari sözleşmeyi yapan idari merciin bulunduğu yerdeki idare mahkemesidir.
Buna göre mevcut idari merciin olacağı yer ezcümle Bekçilik kurumlarının bulunduğu şehirdeki idare mahkemesi ilişiği kesilen adayın açacağı davada yetkili mahkemedir.

5)DAVA AÇMA SÜRESİ NEDİR?

Çarşı ve Mahalle Bekçiliği sınavında başarılı olan fakat eğitim gördüğü esnada sevk edildiği hastane raporları sonucu ilişikleri kesilen ve “Bekçi olamaz.” şeklinde rapor alan adaylar 2577 sayılı ve 20/1/1982 Resmî Gazete tarihli İdari Yargılama Usulü Kanununa göre 60 gün içinde, İdare Mahkemesine, yürütme durdurma istemli iptal davası açmalıdır. Bu süre hak düşürücü süredir. Geçirilmesi durumunda dava açma hakkı son bulur.

6)YÜRÜTMENİN DURDURULMASI ŞARTLARI NELERDİR?

İdari yargılamada yürütmenin durdurulmasına karar verilebilmesi için şu şartların gerçekleşmiş olması gerekir:
⦁ İdari işlemin uygulanması halinde telafisi güç veya imkânsız zararlar doğmalıdır.
⦁ İdari işlemin açıkça hukuka aykırı olması gerekir.
⦁ Yürütmeyi durdurma kararı verilmesinin davacı tarafından istenmesi gerekir.
⦁ Davalı idarenin savunmasının alınması gerekir veya savunma süresinin geçmesi gerekir. Ancak uygulanmakla etkisi tükenecek olan idari işlemler hakkında yürütmeyi durdurma kararı idarenin savunması alınmadan verilebilir. Ancak kamu görevlileri hakkında tesis edilen arama, naklen atama, görev ve unvan değişikliği, geçici veya sürekli görevlendirmelere ilişkin idari işlemler, uygulanmakla etkisi tükenecek olan idari işlemlerden sayılmaz.
⦁ Yürütmenin durdurulması kararı teminat karşılığında verilir. Ancak durumun gereklerine göre teminat aranmayadabilir.
⦁ Olağanüstü hallerde, kanunla yürütmenin durdurulması kararı verilmesi sınırlanabilir (AY m.125/6.)
Yukarıda sayılan şartların gerçekleşmesi halinde yürütmeyi durdurma kararı verip vermemek mahkemenin takdirindedir. Yürütmeyi durdurma kararı verilebilmesi için gereken koşullar sağlansa bile mahkeme yürütmeyi durdurma kararı vermek zorunda değildir. Yürütmeyi durdurma kararı gerekçeli olarak verilmektedir. Gerekçede ise idari işlemin hangi gerekçelerle hukuka aykırı olduğu veya olmadığı ve işlemin uygulanması halinde doğacak telafisi güç veya imkânsız zararların neler olduğunun belirtilmesi zorunludur.

7)KULAK BURUN BOĞAZ HASTALIKLARINA İLİŞKİN EMSAL KARARLAR

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2021/3015 E.  ,  2022/3220 K.” Bitlis Polis Meslek Eğitim Merkezi Müdürlüğüne 23. dönem geçici kaydı yapılan davacı tarafından, hakkında düzenlenen sağlık kurulu raporuna istinaden Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliği Ek-3-6-A maddesi uyarınca Eğitim Merkezi Müdürlüğünden ilişiğinin kesilmesine ilişkin işlemin iptali istenilmiştir. … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında; Bitlis Polis Meslek Eğitim Merkezi Müdürlüğüne geçici kaydı yapılan davacı hakkında düzenlenen Bitlis Devlet Hastanesinin … tarih ve … sayılı sağlık kurulu raporunun “KBB Hanesinde: Sağ:17/10, Sol:25/15 solda çok hafif işitme kaybı, teşhis hanesinde: solda çok hafif derecede işitme kaybı” ve Karar Hanesinde: POMEM öğrencisi olamaz” tanı kararının verildiği ve bunun üzerine Eğitim Merkezinden ilişiğinin kesildiği, uyuşmazlıkta; davacının Mahkemenin 09/08/2019 tarihli ara kararıyla sevk edildiği Ankara Şehir Hastanesince düzenlenen … tarih ve … sayılı raporda, davacının POMEM öğrencisi olamayacağına ilişkin görüş ve kanaat belirtildiği, akabinde Mahkemenin 11/02/2020 tarihli ara kararı ile anılan Hastaneden bu kez davacının, 29.09.2019 tarihli ve 30903 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmelik değişikliği kapsamında gerekli şartları taşıyıp taşımadığı hususunda sağlık kurulu raporu istenilmesi üzerine düzenlenen … tarih ve … sayılı raporda, davacının POMEM öğrencisi olacağına ilişkin görüş ve kanaat belirtildiği, bunun üzerine Mahkemenin 02/07/2020 tarihli ara kararı ile “anılan Hastanece düzenlenen … tarih ve … nolu raporun Klinik Bulgular (Kulak Burun Boğaz Hastalıkları); 21/02/2020 tarihli odyogramda saf ses ortalamaları sağ kulak 14 DB, Sol Kulak 26 DB olarak saptandığının belirtildiği, Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliği Ek;3 6-A-1-b maddesinde ise “Her iki kulakta ayrı ayrı değerlendirilmek üzere, 500-1000-2000 Hz frekanstaki saf ses ortalamasına göre 20 dB’e kadar olan (20 dB dahil) işitme kayıplarının sağlam kabul edileceği” hükmü, 6-A-1-c maddesinde ise “Her iki kulakta ayrı ayrı değerlendirilmek üzere, 2000 Hz’den daha yüksek frekanslardaki 60 dB’e kadar olan (60 dB dahil) işitme kayıplarının sağlam kabul edileceği” hükmü göz önüne alındığında anılan raporda davacının sol kulağında tespit olunan 26dB de işitme kaybı ölçümü nedeniyle, anılan Yönetmelik kapsamında davacının POMEM öğrencisi olup olamayacağı konusunda tereddüt oluştuğundan;… … tarih ve … nolu raporda ki anılan çelişkili durum da giderilmek suretiyle davacının, 03/01/2018 tarihli ve 30290 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliğinde değişiklik yapan 29.09.2019 tarihli değişiklik kapsamında POMEM öğrenciliği için aranan sağlık şartlarını taşıyıp taşımadığı …” hususunda Ankara Şehir Hastanesinden ek rapor tanzimi istendiği, anılan Hastanece sunulan 24/07/2020 tarih ve 1445 sayılı raporda; “Klinik Bulgular, Kulak Burun Boğaz Hastalıkları: … ODYO’da sol kulak 500, 100 ve 2000 Hz’deki işitme seviyelerinin aritmetik ortalaması alındığında; 500’de 10, 1000’de 20, 2000’de 30DB olduğu görülmektedir. Bu sonuçlarla 20 DB çıkmıştır. Şahsın mevcut işitmeleri ETSŞY Ek-3,6-A-1-b ve c’ye uyar, POMEM öğrencisi olur. Karar: T.C. … İdare Mahkemesinin … esas nolu ve … tarihli ara kararına istinaden 24.07.2020 tarihinde Ankara Şehir Hastanesi Sağlık Kurulunda yeniden değerlendirilip karar verilmiştir. ETSŞY Ek-3,6-A-1-b ve c’ye uyar POMEM öğrencisi olur.” şeklinde görüş ve kanaat bildirildiği, anılan Hastanece işitme test sonuçlarına ilişkin çelişkili durumun giderilmiş olduğu ve anılan raporun karara esas alınabilecek nitelikte olduğu, bu durumda, Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliği’nde aranan şartları taşıdığı anlaşılan davacının Bitlis Polis Meslek Eğitim Merkezi Müdürlüğünden ilişiğinin kesilmesine ilişkin işlemde” hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

Don`t copy text!